Vedat Milor’dan ‘Kent Lokantası’ Soruşturmasına Yanıt: “Bağımsızım, Hesabımı Kendim Ödüyorum”
Ünlü yemek eleştirmeni Vedat Milor, Ticaret Bakanlığı’nın kendisi hakkında başlattığı “Kent Lokantası” soruşturmasına ilk kez yanıt verdi. Hiçbir lokantadan teklif kabul etmediğini ve gideceği yerleri kendisinin seçtiğini belirten Milor, “Hesabımı kendim ödüyorum” diyerek bağımsızlığını vurguladı.
Kent Lokantası Paylaşımı Soruşturma Konusu Oldu
Türkiye’nin en tanınmış gastronomi yazarlarından olan Vedat Milor, YouTube kanalında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ait Kent Lokantaları’ndaki deneyimlerini paylaşmıştı.
Bu paylaşım, bazı çevreler tarafından örtülü reklam olarak değerlendirilirken Ticaret Bakanlığı konuyu mercek altına aldı.
- Bakanlık, Milor hakkında resmi bir soruşturma başlattı
- Savunmasını yazılı olarak iletmesini talep etti
Olayın büyümesi üzerine Milor, konuya sosyal medya hesabından yanıt verdi.
Vedat Milor: “Bağımsız Kalmak İçin Davet Kabul Etmiyorum”
Milor, yaptığı açıklamada tarafsızlığını koruduğunu ve hiçbir restoranın davetini kabul etmediğini belirtti:
👉 “Son gelişmeler vesilesiyle prensiplerimi hatırlatmak isterim: Tarafsız ve bağımsız kalmak için hiçbir lokantadan davet kabul etmiyorum. Gideceğim yerleri tamamen kendim seçiyor ve hesabı ödüyorum.”
Milor’un bu açıklaması, kendisine yöneltilen “gizli reklam” iddialarına doğrudan bir yanıt olarak değerlendirildi.
Kent Lokantaları Halkın Gündeminde
İstanbul’da özellikle düşük gelirli vatandaşlar ve emekliler tarafından tercih edilen Kent Lokantaları, son dönemde sık sık uzun kuyruklarla gündeme geliyordu.
- Soğuk hava koşullarına rağmen yoğun ilgi görmesi,
- Ramazan ayında iftar saatlerinde ücretsiz yemek dağıtımı yapması,
- Uygun fiyatlı, erişilebilir yemek politikasıyla dikkat çekmesi
Kent Lokantaları’nı halkın ilgi odağı haline getirdi.
Vedat Milor’un yaptığı inceleme, bu ilginin bir yansıması olarak görülse de, bazı çevreler tarafından siyasi bir mesaj içerdiği iddiasıyla tartışma yarattı.
Bu Soruşturma Ne Anlama Geliyor?
Ticaret Bakanlığı’nın başlattığı bu soruşturma, Türkiye’de gastronomi eleştirmenlerinin bağımsızlık alanı ve reklam kurallarıyla ilgili önemli bir tartışma başlatabilir.
- Bir yemek eleştirmeni, kamuya ait bir lokantada deneyim paylaşabilir mi?
- Bunun “gizli reklam” olarak değerlendirilmesi ne kadar objektif?
- Gastronomi eleştirmenlerinin tarafsızlık çizgisi nasıl korunmalı?
Bu gelişmeler, Türkiye’de yemek eleştirisinin sınırlarını ve bağımsızlığını tartışmaya açabilir.
