Squid Game Bitti, Güney Kore Karanlık Gerçekliğe Uyandı
Dünyayı kasıp kavuran Squid Game dizisi, final sezonuyla ekranlara veda etti. Ancak dizinin geride bıraktığı sorular, yalnızca kurmaca dünyayla sınırlı değil. BBC’ye göre, milyonlarca Güney Koreli artık dizinin yansıttığı adaletsizlik, işsizlik ve eşitsizlik gibi keskin toplumsal sorunlarla yüzleşmek zorunda.
Kurgudan Gerçeğe: Dizi Değil Hayatın Ta Kendisi
Netflix’in Emmy ödüllü yapımı Squid Game, üçüncü sezonun ardından final yaparak sona erdi. Ancak dizide anlatılan hikâye, Güney Kore’nin toplumsal yapısındaki adaletsizlikleri birebir yansıtması açısından izleyicileri derinden etkiledi. Bir YouTube kullanıcısı son sezonla ilgili, “Kore halkının gerçek hislerini ve iç dünyasını yansıtıyor gibiydi” yorumunda bulundu.
Dizideki karakterlerin çoğu, toplumda marjinalleşmiş bireyleri temsil ediyor: Beyaz yakalı çalışanlar, göçmen işçiler, borç batağındaki gençler… Özellikle başrol Gi-hun’un hikâyesi, 2009’da SsangYong Motor’daki grevde işten çıkarılan işçilere dayanıyor. Bu yönüyle dizi, bir dramadan öte, sosyal gerçekçiliğin güçlü bir temsili olarak öne çıkıyor.
Törenler, Kutlamalar ve Gerçeklikten Kaçış
Final sezonunun yayınlanmasının hemen ardından, Seul sokaklarında dev Squid Game simgelerinin yer aldığı kutlamalar düzenlendi. Katil bebek maketi ve pembe tulumlu görevliler sokaklarda yürüdü. Ancak bu gösterişli kutlama, dizinin sert mesajlarını gölgede bıraktı. Sosyal eleştiri unutuldu, Netflix’in başarısı ön plana çıkarıldı.
Kültürel Güç Stratejisi: Squid Game’den Parazit’e
Güney Kore Devlet Başkanı Lee Jae Myung, Squid Game, BTS ve Parazit gibi yapımları ülkenin “yumuşak güç” araçları olarak kullanmak istiyor. Özellikle dizinin final sahnesinde Cate Blanchett’ın Los Angeles’ta Kore oyunu oynaması, bir Amerikan versiyonunun da yolda olabileceği yönünde spekülasyonlara yol açtı.
Tartışmalı Ama Anlamlı Bir Final
Gi-hun karakteri, VIP’lerin oyunlarını durdurmak isterken başarısız oluyor ve sonunda bir bebeği kurtarmak için hayatını feda ediyor. Bu son, bazı izleyiciler tarafından gerçekçiliğe aykırı bulunsa da, çoğu kişi için dizinin başından beri anlattığı karanlık dünyanın kaçınılmaz bir sonucu olarak yorumlandı.
Dizinin yaratıcısı Hwang Dong-hyuk, seyircilerin beklentilerinin arttığını kabul ederek, “İlk sezonda şok yaratmak kolaydı, ancak ikinci ve üçüncü sezonda beklentiler çok farklıydı” dedi.
Eleştirmen Jeong Cheol Sang ise finali şöyle özetledi:
“Zulüm ve şefkatin bir arada var olabileceğini gösterdi. Bu, yalnızca bir dizi değil; bu çağın aynası.”