Nusret’ten Sonra Hadise’ye Sahte İmzayla Dolandırıcılık Planı
Ünlü şarkıcı Hadise, film senaryolarını aratmayan bir dolandırıcılık girişiminin hedefi oldu. Daha önce ünlü işletmeci Nusret Gökçe’nin hesabından sahte vekaletname ile 200 bin lira çeken aynı şebeke, bu kez Hadise’nin mal varlığını ele geçirmek için harekete geçti. Üstelik bu plan, sahte bir mahkeme kararı ile hayata geçirilmeye çalışıldı.
Dolandırıcılık Planının İlk Adımı
Hürriyet’ten Özge Eğrikar’ın haberine göre, İ.A.B. isimli şüpheli, ilk olarak cezaevindeki eşinin kısıtlanması ve kendisinin vasi olarak atanması için Gaziantep 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurdu. Mahkeme bu talebi onaylayarak İ.A.B.’yi eşine vasi olarak atadı. Ancak bu, planın yalnızca ilk aşamasıydı.
Dolandırıcı, mahkemenin gerekçeli karar metnini ele geçirip üzerinde oynama yaptı. Kararda yer alan kısıtlı kişinin adını silerek yerine “Hadise Açıkgöz” ismini ekledi. Ardından, yasa dışı yollarla oluşturduğu bir elektronik imza ile bu sahte belgeyi resmi evrak gibi gösterdi.
Banka Yetkililerinin Dikkati Planı Bozdu
Elindeki sahte “vasi kararı” ile bankaya başvuran İ.A.B., Hadise’nin banka hesapları ve gayrimenkullerini kendi kontrolüne almak istedi. Ancak banka yetkilileri, belgede şüpheli unsurlar fark ederek olayı hemen emniyet güçlerine bildirdi.
Bu sayede ünlü şarkıcı, mal varlığının tamamını kaybetmekten son anda kurtuldu.
Hadise’nin Avukatı: Organize Bir Şebeke Var
Hem sahte karar düzenlenen Gaziantep 5. Sulh Hukuk Mahkemesi hem de mağdur olarak ifade veren Hadise, şüpheli hakkında şikâyetçi oldu.
Hadise’nin avukatı Orhan Erol Müezzinoğlu, olayın arkasında büyük ve organize bir yapının bulunduğunu belirterek şu açıklamayı yaptı:
“Hadise Hanım bir şebekenin mağduru oldu. Bu olay, tek başına hareket eden bir kişinin değil, organize bir dolandırıcılık ağının işi.”
Soruşturma Başlatıldı
Olayın ortaya çıkmasının ardından dolandırıcılık girişimiyle ilgili geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı. Yetkililer, sahte mahkeme kararlarıyla ünlü isimlerin mal varlıklarını ele geçirmeye çalışan bu şebekenin tüm bağlantılarını ortaya çıkarmak için çalışmalarını sürdürüyor.
Bu olay, son yıllarda artan kimlik sahteciliği ve resmi belge dolandırıcılığı tehlikesini bir kez daha gözler önüne serdi.
