Minimal İnvaziv Mikro Robotlar Nörolojide Devrim Yaratabilir
Paris merkezli girişim Robeauté, beyin cerrahisi ve nörolojik rahatsızlıkların tedavisinde devrim yaratabilecek bir teknoloji geliştirdi. Pirinç tanesi boyutundaki mikro robotlar, insan beyninde hassas hareketlerle ilerleyerek erişilmesi zor bölgelerde teşhis, tedavi ve takip işlemleri yapabilecek. Bu yenilikçi robotların insan denemelerine gelecek yıl başlanması planlanıyor.
Minimal İnvaziv Bir Yöntem
Geleneksel beyin cerrahisi yöntemlerinin invaziv ve riskli doğasını değiştirme potansiyeli taşıyan bu mikro robotlar, 3 milimetre genişliğinde küçük bir delikten beyne yerleştiriliyor. Daha sonra beyin dokusunda kıvrımlı yollar boyunca hareket eden robotlar, mevcut cerrahi aletlere kıyasla çok daha az zarar verici bir seçenek sunuyor.
Robeauté’nin kurucu ortağı ve CEO’su Joana Cartocci, bu teknolojinin, beyin cerrahisi işlemlerini daha güvenli ve hassas hale getireceğini belirtti:
“Mikro robotlar, mevcut araçlardan daha az invaziv olacak şekilde tasarlandı ve gerçek zamanlı olarak takip edilebilecek.”
Çok Yönlü Kullanım Alanları
Mikro robotlar, nörolojik hastalıkların teşhisi ve tedavisinde çok yönlü bir çözüm sunuyor. Şu ana kadar hayvanlar üzerinde yapılan denemelerde, tümör biyopsisi gibi işlemlerde başarı sağlandı. Ayrıca bu robotlar, ilaç iletimi, elektrot yerleştirme ve veri toplama gibi görevlerde de kullanılabilecek şekilde tasarlandı.
Robeauté’nin diğer kurucu ortağı Bertrand Duplat, mikro robotların tıptaki potansiyeline şu sözlerle dikkat çekti:
“Bu robotlar, beyne benzersiz bir erişim sağlayarak kişiselleştirilmiş ve hassas tıbbı mümkün kılacak.”
İnsan Denemeleri ve Gelecek Planları
Robeauté, mikro robot teknolojisini geliştirmek ve test etmek için şu ana kadar 27,2 milyon euro finansman topladı. İnsan denemelerinin başarılı geçmesi durumunda, şirket 2030 yılına kadar robotla ilaç iletimi için ruhsat almayı hedefliyor.
Devrim Niteliğinde Bir Teknoloji
Robeauté’nin mikro robotları, endoskopun gastrointestinal tıpta yarattığı devrime benzer bir etkiyle, nörolojik tedavi yöntemlerini kökten değiştirme potansiyeline sahip. Beyne ulaşma ve tedavi yöntemlerinde yeni bir standart belirleyerek, hem hasta güvenliğini artıracak hem de tedavi süreçlerini daha etkili hale getirecek.
