Nur Sürer: “Çıkıntı Bir Çocuktum, Özgürlüğüme Çok Düşkünüm”
Usta oyuncu Nur Sürer, NTV’de yayınlanan Empati programında Ahmet Mümtaz Taylan’ın konuğu oldu. Sürer, çocukluk yıllarından oyunculuk kariyerine uzanan hayat hikayesini samimi bir dille anlattı. Yoksulluk, aile bağları ve oyunculuk mesleği hakkında önemli açıklamalarda bulunan Sürer, hayatındaki mücadeleleri ve başarılarını izleyicilerle paylaştı.
“Yoksulluk Nedir?”
Sürer, Taylan’ın “Yoksulluk nedir, yoksulken hayatın bir tadı var mıdır?” sorusuna şöyle yanıt verdi:
“Yoksul bir aileden geldim. Daha neşeliydik, yoksulduk ama daha neşeliydik. Muzun tadını bilmeyen biriydim ben. Çocuk Esirgeme Kurumu’ndaki çocukların gittiği bir okulda okudum.”
Ailesi ve Çocukluğu
Sürer, çocukluk dönemindeki zorlukları şu sözlerle dile getirdi:
- “Babam ilkokula başladığım sene hayatımızdan çıktı. Annem okuma yazma bilmeyen ama cesur bir kadındı, dört kardeşimle bizi tek başına büyüttü.”
- “Okulda adım fakirler listesindeydi. Hep çıkıntı bir çocuktum, bize neden yardım yapılıyor diye sorgulardım.”
Ailesi hakkında konuşurken, büyük ablasının 16 yaşında evden kaçarak evlendiğini ve çocuk işçi olarak çalıştığını da anlattı.
Oyunculuk Kariyeri: “Özgürlüğüme Çok Düşkünüm”
Kariyerine dair açıklamalarda bulunan Nur Sürer, mesleğini özgürlüğüne olan düşkünlüğüyle ilişkilendirdi:
- “Karakterime uygun bir meslek bulmuşum. Şanslı bir oyuncuyum, Yeşilçam’ı ucundan yakaladım. İyi yönetmenlerle çalıştım ve onlardan çok şey öğrendim.”
Altın Portakal’da Ödül
- Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde, “Mukadderat” filmindeki performansıyla En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazandı. Bu ödül, kariyerindeki başarılardan birini daha taçlandırdı.