Diddy Hakkındaki Suçlamalar Arttıkça Dinlenme Oranları Fırladı
Seks ticareti, şantaj ve fuhuş ağı kurma gibi ağır suçlamalarla karşı karşıya kalan ünlü rapçi Sean “Diddy” Combs, 16 Eylül’de tutuklandıktan sonra dijital müzik platformlarındaki dinlenme oranlarında artış yaşadı. Veri analiz şirketi Luminate tarafından paylaşılan verilere göre, Combs’un eserleri 13-19 Eylül tarihleri arasında bir önceki haftaya göre %18,3 oranında daha fazla dinlendi.
Tutuklanma Sonrası Dinlenme Artışı
Combs’un, Diddy, Puff Daddy ve P. Diddy isimleriyle kaydedilen şarkıları özellikle R&B ve hip hop hayranları tarafından yoğun ilgi görmeye başladı. Amerikan tabloid gazetesi New York Post, Combs’un dinlenme oranlarındaki bu artışı, 2019 yılında R. Kelly hakkındaki cinsel istismar suçlamalarının ardından yaşanan benzer bir dinlenme artışıyla karşılaştırdı. R. Kelly’nin suçlarını ele alan “Surviving R. Kelly” belgeselinin ardından sanatçının dinlenme oranları da dikkat çekici bir şekilde artmıştı.
Combs’a Yönelik Suçlamalar
54 yaşındaki rapçi Combs, kadınların cinsel istismara uğradığı, şiddet gördüğü ve tehdit edildiği bir suç ağı kurmakla suçlanıyor. İddialara göre, Combs’un sahibi olduğu Combs Enterprise, en az 2008’den bu yana bu tür suç faaliyetlerinde bulunuyor. Rapçinin, kadınları romantik ilişkiler bahanesiyle kandırdığı ve onları itaatkar hale getirmek için uyuşturucuya zorladığı iddia ediliyor. Ayrıca mağdurların “ucubelik” adı verilen bazı seks performanslarına zorlandığı da iddialar arasında.
Mahkemede Suçlamaları Reddetti
Combs, 17 Eylül’de görülen duruşmada hakkındaki tüm suçlamaları reddetti. Ancak mahkeme, rapçinin kefaletle serbest bırakılma talebini kabul etmedi. Bunun üzerine Combs, Brooklyn’deki Metropolitan Gözaltı Merkezi’ne götürüldü. Bu merkez, daha önce kripto para borsası FTX’in kurucusu Sam Bankman-Fried, milyarder pedofil Jeffrey Epstein‘e aracılık eden Ghislaine Maxwell gibi isimlerin de tutulduğu yer olarak biliniyor.
Amerikan medyasında Combs’a yönelik suçlamalarla ilgili başlatılan hukuki süreç, bazı çevreler tarafından “yeni bir Epstein vakası” olarak nitelendiriliyor.