Halit Yukay Ölümüne Giden Trajik Çarpışma Detayları
Marmara Denizi’nde yaşanan trajik olayda iş insanı Halit Yukay’ın teknesi, “Arel-7” adlı kuru yük gemisi tarafından parçalandı. Kazanın detayları, mürettebat ifadeleriyle gün yüzüne çıktı. Görgü tanıklarının anlatımlarına göre, geminin güvertesinde mangal yakıldığı sırada çarpma meydana geldi ve gemi kaptanları kazayı fark etmesine rağmen olay yerinden ayrıldı.
Olayın Seyri ve Mürettebat İfadeleri
4 Ağustos günü, Çanakkale’den aldığı çimentoları Kocaeli Limanı’na götürmek üzere yola çıkan “Arel-7” adlı gemi, Halit Yukay’ın Yalova-Bozcaada rotasındaki teknesine çarptı. Mürettebattan edinilen bilgilere göre, geminin sancak kıç tarafında mangal yakıldığı sırada gemide sarsıntı hissedildi ve deniz yüzeyinde tekne parçaları görüldü.
Usta Gemici Metin Sarı’nın ifadesine göre, gemi başüstünde boya çalışmaları yaparken yaşanan çarpışmayı fark etti. Tekne parçalarını cep telefonuyla kaydeden Sarı, geminin etrafında manevra yaptıktan sonra rotasına devam ettiğini belirtti. Bu durum, kazanın ardından gerekli ihbarın yapılmamasını gündeme getirdi.

Diğer bir mürettebat olan İsa Alazoğlu da, gemi etrafında dönen tekne parçalarını gözlemlediğini ve sancak tarafta mangal hazırlığı yapıldığını ifade etti. Olay sonrası geminin rotasına devam ettiği ve hiçbir makama haber verilmediği mürettebat ifadelerinde öne çıktı.
Soruşturma ve Suçlamalar
Gemi kaptanı ve ikinci kaptan, “taksirle ölüme sebep olmak” suçlamasıyla karşı karşıya. Diğer mürettebat ise “suçu bildirmemek” ile suçlanıyor. Kazanın en güçlü şüphelerinden biri, kaptanın otomatik kaptan sistemini aktive ederek yerini terk etmesi ve gözcü bırakmaması olarak değerlendiriliyor.
Olay, sadece bir tekne kazası olarak kalmayıp, denizcilik güvenliği ve sorumluluk ihlalleri açısından da ciddi tartışmalara yol açtı. Mürettebat ifadeleri, kazanın ihmalle gerçekleştiğini ortaya koyuyor.

Halit Yukay’ın Ölümü ve Denizde Güvenlik Tartışmaları
Halit Yukay’ın yaşamını yitirdiği kazada, ihmalkarlığın boyutu dikkat çekiyor. Deniz kazaları, sadece maddi kayıplara değil, hayat kayıplarına da yol açabiliyor. Bu olay, Marmara Denizi’nde güvenlik önlemlerinin artırılması gerektiğini bir kez daha gündeme taşıdı.
Deniz ulaşımında, kaptan ve mürettebat sorumluluğu hayati önem taşıyor. Gemi kaptanlarının kazayı fark ettikten sonra gerekli ihbarı yapmamaları, hem hukuki hem de etik açıdan ciddi sorunları beraberinde getiriyor.

