Siber Korsanlar 33 Banka Hesabını Boşalttı: 27 Gözaltı, 24 Tutuklama
Siber korsanlar, özel bir bankanın 33 müşterisinin hesaplarına yetkisiz erişim sağlayarak toplamda 5 milyon 416 bin TL çaldı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, gelen ihbarlar üzerine geniş çaplı bir operasyon başlattı.
17 İlde Eş Zamanlı Operasyon: 27 Kişi Gözaltına Alındı
Siber suç örgütünün, hesaplardan çalınan paraları banka şubeleri ve ATM’ler aracılığıyla çektiği, ardından kripto borsalarına aktardığı tespit edildi.
Bu tespitin ardından İstanbul merkezli olmak üzere toplam 17 ilde eş zamanlı operasyonlar düzenlendi. Operasyonlarda 27 şüpheli gözaltına alınırken, 24’ü tutuklandı.
Dolandırıcılar Kripto Paraya Yatırım Yaptı
Yetkililer, siber suçluların izlerini kaybettirmek amacıyla çaldıkları paraları kripto borsa hesaplarına aktardıklarını belirtti. Bu yöntem, dijital dolandırıcılıkta son dönemde en sık kullanılan tekniklerden biri olarak öne çıkıyor.
Yetkililer, benzer dolandırıcılıklara karşı vatandaşları hesap güvenliklerini artırmaları ve şüpheli mesaj, e-posta ve aramalara karşı dikkatli olmaları konusunda uyardı.
TÜBİTAK Ödüllü Profesör de Dolandırıldı
Öte yandan, İstanbul’da bir dolandırıcılık vakasında, kendisini banka görevlisi olarak tanıtan bir kişi, TÜBİTAK Bilim Ödülü sahibi Prof. Dr. Mehmet Güneş’in hesabından 1 milyon TL çekti.
Dolandırıcı, bankanın müşteri hizmetleri numarasını kopyalayarak Güneş’i kandırdı. Kendisine sigorta iptali yapılacağı söylenen profesör, 500 bin TL kredi çekerek ve hesabındaki 500 bin TL’yi de dolandırıcılara göndererek büyük bir maddi kayıp yaşadı.
“Banka Beni Aradı, Dolandırmaz Diye Düşündüm”
Prof. Dr. Mehmet Güneş, dolandırıcılık yönteminin son derece profesyonelce gerçekleştirildiğini belirterek şu sözleri kullandı:
“Banka beni arıyor. Banka beni dolandırmaz diye düşünüyorsunuz. Ancak sistem o kadar iyi kurgulanmış ki, dolandırıldığınızı fark ettiğinizde artık çok geç oluyor.”
Bu tür dolandırıcılıklara karşı uzmanlar, banka bilgilerini asla üçüncü kişilerle paylaşmamak, gelen çağrılara karşı şüpheyle yaklaşmak ve iki faktörlü kimlik doğrulamayı aktif hale getirmek gibi önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
