Prof. Dr. Yaman Akdeniz: Türkiye, Sosyal Medya Sansüründe Çin ve Kuzey Kore’yi Örnek Almamalı
Prof. Dr. Yaman Akdeniz, sosyal medya yasaklarının çözüm olmadığını belirterek, “X de engellenirse Cumhurbaşkanı Erdoğan veya İletişim Başkanı Altun, açıklamalarını nereden geniş kitlelere duyuracak, TRT’den mi yapacaklar?” diye sordu.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) son dönemde uygulamaya koyduğu iki yasak, hem Türkiye’de hem de dünyada tartışılmaya devam ediyor.
On milyonlarca Türk’ün aktif kullandığı sosyal medya uygulaması Instagram’a ve özellikle çocuk ve gençler arasında popüler olan oyun platformu Roblox’a getirilen son yasaklar geniş kesimlerin tepkisini çekerken, bu erişim engellerini eleştiren çok sayıda kişi, Türkiye’nin gittikçe otoriterleştiğini ve internete uygulanan sansürler konusunda Çin ve Kuzey Kore’ye benzemeye başladığını öne sürdü.
Çin’de Batı menşeli tüm sosyal medya platformları ve arama motoru Google erişime kapalı durumda, Kuzey Kore’de ise internet tamamen yasak. “Münzevi krallık”ta sadece ülke içinden erişilebilen ve rejimin onayladığı içeriklerin bulunduğu bir “intranet” ağı kullanılıyor.
İfade Özgürlüğü Derneği’nin Kurucularından Açıklama
İfade Özgürlüğü Derneği’nin (İFÖD) kurucularından olan, internet hukuku uzmanı ve İstanbul Bilgi Üniversitesi akademisyeni Prof. Dr. Yaman Akdeniz, Türkiye’nin son dönemde uygulamaya koyduğu Instagram ve Roblox yasaklarını Euronews Türkçe’ye değerlendirdi.
“Dijital çağda, bilgiye ve dijital araçlara erişim, modern toplumların ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Bu bağlamda, erişim engellemeleri, Türkiye gibi bu yola başvuran ülkelerin teknolojik ve sosyal açıdan geri kaldığı izlenimini verecektir. Bizim de örnek alacağımız ülkeler asla Çin veya Kuzey Kore olmamalıdır,” diyen Akdeniz, “Türkiye’nin üyesi olduğu Avrupa Konseyi ve hala üyesi olmaya çalıştığı Avrupa Birliği üye ülkelerine baktığımız zaman Instagram, Roblox ve hatta Wattpad platformlarının engellenmediğini görüyoruz ve asla da engellenmeyeceğini biliyoruz” ifadelerini kullandı.
Sansür ve Erişim Engelleri
Akdeniz, sansürün çok kötü bir şey olduğunu belirterek, “Son haftalarda, Wattpad, Instagram ve Roblox engellemeleri ile yediden 70’e herkesi sansürle tanıştırdık” dedi. Instagram’a uygulanan erişim engelinin arka planını anlatarak, “Aslında ortada ciddi bir bilgi kirliliği ve hatta dezenformasyon olduğu da söylenebilir. Bir taraftan koskoca Instagram platformu BTK Başkanı tarafından alınan bir idari tedbir kararı ile Türkiye’den erişime engellendi. Bu tek kişiye verilen yetki, 5651 sayılı yasanın 8. maddesindeki, katalog suçlar bakımından verilmiş bir yetki. Bu katalog suçlar arasında müstehcenlik, çocukların cinsel istismarı ve Atatürk’e hakaret gibi suçlar yer almakla birlikte 10 farklı suç tipi var” dedi.
Ancak bu suçlar arasında ne terör propagandası ne de Meta gibi bir platformun kendi iç politikalarını uygulayarak bazı içerikleri kaldırmasını engelleyecek bir hüküm olmadığını belirtti. “Dolayısıyla, siyasi nitelikli taleplerle kağıt üstünde alınan kararın çakışmadığını görüyoruz” diye ekledi.
Engelleme Kararının Hukuki Dayanağı
Akademisyen ayrıca, “Kaldı ki BTK Başkanı tarafından alınmış olan idari tedbir kararı da kamuoyu ile paylaşılmamış ve hatta bildiğim kadarıyla bu karar Meta’ya da gönderilmemiştir. Biz bu konuyu (İFÖD’ün kurucularından, hukuk profesörü) Kerem Altıparmak ile birlikte ‘kullanıcı sıfatı’ ile Ankara 13. İdare Mahkemesine taşıdık,” dedi. “Sadece engelleme kararının iptalini değil aynı zamanda itiraz yoluyla dava dosyasının Anayasa Mahkemesine gönderilmesini ve BTK Başkanına verilen bu keyfi yetkinin iptalini de talep ettik.”
Hukuk Devletinde Yasaların Keyfi Uygulanmaması Gerekir
Prof. Dr. Akdeniz, yasaların “keyfi şekilde uygulanmaması gerektiğini” de belirterek, Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunun altını çizdi. “Sonuçta, sürekli ‘hukuk devleti’ olduğumuz hatırlatılırken, mevcut yasaların da bu şekilde keyfi uygulanamaması gerekir. Dolayısıyla, Türkiye’nin siyasi nitelikli hassasiyeti ve talepleri ile BTK Başkanı tarafından alınan keyfi karar çakışmıyor,” dedi ve ekledi: “Devlet otoriteleri asla vatandaşların hangi platformu kullanmak istemelerine, tepeden ve babacan bir yaklaşımla müdahale etmemelidir. Kaldı ki, evet halkın bir kısmının platformun yasaklanmasını desteklediği söylenebilir fakat bir diğer kısım da bunu talep etmemektedir.”
Engellemek, Sansürlemek, Yasaklamak Çözüm Değil
Akdeniz, “Engellemek, sansürlemek, yasaklamak çözüm değil,” dedi ve ekledi: “Hüseyin Yayman’ın hangi halktan bahsettiği de açık olmamakla birlikte, hangi platformu kullanıp kullanmayacağına vatandaş karar vermelidir. Kimseye zorla Netflix dizilerinin izletilmediği veya zorla TikTok’a sokulmadığı bir ülkede yaşıyoruz.”
Roblox’un Çocukların Zihinsel Gelişimi İçin Önemi
Prof. Dr. Akdeniz ayrıca, “Roblox, çocukların zihinsel gelişimlerinde önemli rol oynar,” dedi ve devam etti: “Roblox platformu engellenene kadar bu platformun varlığından haberdar olmayan birçok kişi vardı. Eğitim ve yaratıcılık için bu kadar değerli bir platformun engellenmesi, kullanıcıların kişisel ve mesleki gelişim fırsatlarını sınırlayabilir. İkincisi, sosyal etkileşim açısından Roblox, kullanıcıların dünya genelindeki diğer oyuncularla iletişim kurmasını ve iş birliği yapmasını sağlar.”
X Platformuna Yasak Gelecek Mi?
Akdeniz, özellikle Instagram’ın engellenmesi ve ardından AK Partili Yayman’ın TikTok’a da engel gelebileceğine dair söylemleri, X’e de bir yasak gelme ihtimalinin sosyal medyada tartışılmasına neden olduğunu belirtti. “X’in engellendiği senaryoda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan veya İletişim Başkanı Fahrettin Altun, açıklamalarını nereden geniş kitlelere duyuracak, TRT’den mi yapacaklar?” diye sordu.
Sosyal Medya Platformlarının Rolü
Akademisyen ayrıca, “Türkiye’de, birçok ülkede olduğu gibi, X platformu, çeşitli toplumsal ve politik olaylarda önemli bir iletişim kanalı olarak işlev görmüş, toplumsal hareketlerin ve muhalif seslerin organize olmasında önemli bir rol oynamıştır. Bu bağlamda, hükümetler bu platformun kapatılmasının toplumsal tepki çekebileceğini ve belki de daha fazla politik mobilizasyonu tetikleyebileceğini düşünebilir,” dedi.
Sansür Şalteri Sıklıkla Kullanılıyor
“Fakat, hatırlanacağı üzere Mart 2014’te X, eski adıyla Twitter, Türkiye’den erişime engellenmişti ancak bizim Anayasa Mahkemesine yapmış olduğumuz başvuru sonucunda ifade özgürlüğü ihlali kararıyla geri açılmıştı. Kaldı ki tam Mayıs 2023 genel seçimlerinden bir gece önce Elon Musk engellenme tehlikesiyle karşı karşıya kaldıklarını ve bazı hesapları Türkiye’den görünmez kılmak zorunda kaldıklarını açıklamıştı,” diye ekleyen Akdeniz, “Fakat, Instagram, Wattpad, Roblox ve TikTok derken sıra X platformuna da gelebilir. Türkiye sansür şalterini sıklıkla kullanmaya başladı ve taleplerini kabul ettirmek için tekrardan bu yola başvurabilir,” dedi.
Devletin Karışmaması Gerekiyor
Prof. Dr. Akdeniz ayrıca, “Devlet otoriteleri vatandaşın hangi platformu kullanacağına, veya hangi bilgi ve içeriklere ulaşacağına asla karışmamalıdır,” dedi ve ekledi: “Unutulmamalıdır ki siz bir platformu engellediğiniz zaman milyonlarca içerik sağlayıcısını ve milyonlarca içeriği engellemiş oluyorsunuz. Kaldı ki siz de o platformu artık kullanamıyorsunuz.”
Dijital Hizmetler Yasası ve Sosyal Medya Düzenlemeleri
Akademisyen, özellikle İngiltere’deki protestoların yayılmasında çok etkili olan sosyal medya platformlarının dünyadaki durumunu ve rolünü de değerlendirdi. “Aslında sosyal medya platformlarının düzenlenmesi ve sorumluluklarının belirlenmesi konusunun daha çok başındayız. Avrupa Birliği’ndeki gelişmeler de aslında daha çok yeni çünkü Dijital Hizmetler Yasası da daha yeni yürürlüğe girdi. İngiltere’de de Avrupa Birliği’nden ayrılması sonrasında yeni bir düzenleme var. Türkiye’de de var. ABD’de dahi bu konu konuşuluyor ve (Cumhuriyetçilerin adayı, eski başkan Donald) Trump seçimleri kazanırsa, kısıtlama yönünde bazı gelişmeler söz konusu olabilir,” dedi.
Şeffaflık Raporları ve Platformların Sorumluluğu
Akdeniz, Meta’nın şeffaflık raporlarını yetersiz bulduğunu ifade ederek, “Ben sadece Türkiye için yayınladıklarını değil, dünya genelinde yayınladıkları şeffaflık raporlarını da çok yetersiz buluyorum,” dedi. “Bir diğer taraftan Meta, kendisinden bağımsız şekilde hareket eden Gözetim Kurulu’nu (Oversight Body) oluşturdu,” diye ekledi. Türkiye’nin Instagram’ı engellemek yerine kaldırılan içerikler bakımından bu kurula başvurabileceğini belirtti.
Kaynak: EuroNews Türkçe