Cem Garipoğlu’nun Mezarında Bulunan Naylon Poşet İncelemeye Alındı

Cem Garipoğlu’nun mezarından çıkan şeffaf naylon poşet üzerinde parmak izi ve DNA incelemesi yapılması talep edildi. Karabulut ailesinin avukatı, şüpheli bulgulara dikkat çekti.

15 yıl önce Münevver Karabulut’u vahşice öldüren ve ardından cezaevinde 2014 yılında intihar eden Cem Garipoğlu’nun mezarının açılmasının ardından ortaya çıkan şeffaf poşetle ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Karabulut ailesinin avukatı Dr. Rezan Epözdemir, mezardan çıkan şüpheli naylon poşetin incelenmesi için savcılığa başvurdu.

Mezarda Bulunan Şeffaf Poşet Şüphe Uyandırdı

Garipoğlu’nun mezarı, Münevver Karabulut ailesinin talebi üzerine geçtiğimiz günlerde açıldı ve mezardan çıkarılan kemikler Adli Tıp’a gönderildi. Ancak dikkat çeken bir detay, mezarın içinde bulunan 30×30 cm boyutundaki şeffaf naylon poşetti. Avukat Epözdemir, bu poşet üzerinde parmak izi ve DNA incelemesi yapılması gerektiğini belirterek, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’na dilekçe verdi.

Mezarda Kefen Bulunmaması ve Dağınık Kemikler

Epözdemir’in dilekçesine göre, mezarın açılması sırasında kefen veya cesedi saran herhangi bir bez bulunmadı. Kemiklerin dağınık ve serbest halde olduğu, mezarın ilk katının boş olduğu tespit edildi. Bunun üzerine mezarda bulunan poşet, şüphe uyandırdı. Naylon poşetin nasıl ve neden mezarın içinde bulunduğu soruları, mezarın açılmasıyla birlikte ortaya çıkan bir dizi şüpheyi derinleştirdi.

Poşetin Üzerinde DNA ve Parmak İzi İncelemesi Talebi

Avukat Epözdemir, savcılığa sunduğu dilekçede, mezarda bulunan naylon poşetin üzerinde parmak izi ve DNA incelemesi yapılmasını talep etti. Naylon poşetin mezarın içine nasıl ve hangi amaçla konulduğunun anlaşılamadığını belirten Epözdemir, bu durumun mezar açıldıktan sonra kemiklerin ve kafatasının bir poşetle yerleştirilmiş olabileceğine dair derin şüpheler doğurduğunu ifade etti.

Epözdemir, dilekçesinde şu maddelere yer verdi:

  1. Mezarın içinde bulunan 30×30 cm boyutundaki düğümlü şeffaf naylon poşet üzerinde parmak izi ve DNA incelemesi yapılması.
  2. Delillerin karartılma riski göz önünde bulundurularak, biyolojik incelemelerin öncelikle yapılması.

Karabulut ailesinin bu gelişmelere ilişkin beklentisi, mezarın açılmasıyla elde edilen bulguların titizlikle incelenmesi ve adaletin sağlanması yönünde.

Haber Merkezi tarafından yazılan bu haberi beğendiyseniz bunları da beğenebilirsiniz

web sitesi uygulama / geliştirme: