Prof. Dr. Hasan Sözbilir’den İzmir İçin Deprem Uyarısı: Yapıların Yüzde 60’ı Problemli

İzmir'de yapıların %60'ı büyük deprem riski taşıyor. Prof. Dr. Hasan Sözbilir, kentsel dönüşümün hızlanması gerektiği uyarısında bulundu.

Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İzmir’de 2020 yılında meydana gelen depremin yıl dönümünde yapı stoku ve kentsel dönüşüm konusundaki endişelerini dile getirdi. İzmir’in deprem potansiyelini ve yapı stokunun durumunu değerlendiren Sözbilir, kentteki yapıların yüzde 60’ının büyük bir deprem karşısında yetersiz kalacağını belirterek kentsel dönüşüm sürecinin hızlanması gerektiğine vurgu yaptı.

İzmir’in Deprem Tehlikesi: 7 Üzerindeki Depremlere Hazırlık Şart

2020’de Seferihisar açıklarında meydana gelen ve İzmir’de 117 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan 6,6 büyüklüğündeki depremin ardından kentteki yapı güvenliği tekrar gündeme geldi. Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İzmir’in hem karada hem denizde bulunan yaklaşık 40 faaliyette olan fay hattıyla çevrili olduğunu ve İzmir’i doğrudan etkileyebilecek potansiyel büyük depremlere karşı hazırlıklı olunması gerektiğini belirtti. İzmir’de bugüne kadar yapılan araştırmalar, bölgede en yüksek deprem büyüklüğünün 7,2 olabileceğine işaret ediyor.

Sözbilir, “2020’deki deprem, İzmir’e 70 kilometre mesafede meydana geldiği için şiddeti kente ulaşmadan azaldı, ancak İzmir içindeki fay hatları kırıldığında esas zararı o zaman göreceğiz,” diyerek kentin kendi fay hatları kırıldığında yaratacağı tehlikeye dikkat çekti.

İzmir’deki Yapıların Büyük Bölümü Risk Taşıyor

Depremden bu yana geçen 4 yılda, İzmir’deki yapı stokunun güncellenmesine dair çalışmalar devam ederken, hala önemli bir bölümün 1999 öncesi yönetmeliklere göre yapıldığı ve yeterince denetlenmediği belirtiliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamada, İzmir’deki yapıların yüzde 88’inin 1999 yılı öncesinde inşa edildiği ve çoğunun yapı denetiminden geçmediği kaydedildi. Bu binalar depreme dayanıksız yapılar arasında bulunuyor ve 7 büyüklüğündeki bir depremin etkilerine karşı büyük risk taşıyor.

İzmir Büyükşehir Belediyesi, İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ile Bornova ve Bayraklı’da yaklaşık 100 bin binanın envanterini çıkardı ve yapıların depremdeki davranışlarını belirlemek amacıyla detaylı analizler gerçekleştirdi.

Kentsel Dönüşümün Hızlanması Gerekiyor

Prof. Dr. Sözbilir, İzmir’in depreme dirençli bir kent haline gelebilmesi için kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılmasının zorunlu olduğunu belirtti. “Depreme dayanıklı bir yapı stoku oluşturmak için kentsel dönüşümün daha hızlı bir şekilde uygulanması gerekiyor. Özellikle yüksek risk taşıyan binaların dönüştürülmesi öncelikli olmalıdır,” diyerek bu dönüşümün doğal afet eksenli bir mekanizmayla yürütülmesi gerektiğini ifade etti.

Deprem Master Planı Çalışmaları Hızlanıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi, depreme karşı alınacak önlemler kapsamında Deprem Master Planı çalışmalarını hızlandırdı. Kentteki binaların envanteri, inşaat yönetmeliklerine uyumu ve depreme dayanıklılığı gibi özellikler bu çalışmada inceleniyor. Ayrıca, her bina için kimlik belgesi oluşturarak yapıların ruhsat, proje ve yakınındaki toplanma alanları gibi bilgilere doğrudan erişim sağlanması hedefleniyor.

Egeşehir Laboratuvarı’nda İzmir’in yapı stoğu için yapılan yaklaşık 30 bin deney sonucunda yapıların büyük kısmının risk taşıdığı belirlenmiş durumda. Bu laboratuvar analizleri, zeminin depreme karşı dayanıklılığını tespit ederek gerekli önlemlerin alınmasında önemli bir rol oynuyor.

Gelecekteki Depremlere Hazırlık

Sözbilir, İzmir’in kendi fay hatlarından kaynaklanacak depremler için kapsamlı bir hazırlık sürecine girmesi gerektiğini vurguladı. İzmir’in bir sonraki büyük depreme dirençli hale gelmesi, sadece mevcut binaların yenilenmesi değil, aynı zamanda şehir genelinde deprem farkındalığının artırılması ile mümkün olacak.

Haber Merkezi tarafından yazılan bu haberi beğendiyseniz bunları da beğenebilirsiniz

web sitesi uygulama / geliştirme: