Gülben Ergen’den Yasemin Minguzzi’ye Destek: “Bir Annenin Ahı Dünyayı Yakar”
Sanat dünyasının duyarlı isimlerinden Gülben Ergen, İstanbul Kadıköy’de semt pazarında uğradığı bıçaklı saldırı sonucu hayatını kaybeden Mattia Ahmet Minguzzi’nin annesi Yasemin Minguzzi’nin adalet arayışına destek verdi. Bakırköy Meydanı’nda başlattığı oturma eyleminin üçüncü gününde Ergen, duygularını gözyaşlarıyla ifade ederek, toplumsal vicdana seslendi. “Yardım isteyen bir anneyi yerlerde süründürmeye utanmıyor muyuz biz hiç?” diyerek yaptığı çıkış, yalnızca meydandakileri değil, sosyal medyada da binlerce kişiyi derinden etkiledi.
Bir Evladın Ardından Bitmeyen Mücadele

Henüz 19 yaşındayken yaşamını yitiren Mattia Ahmet Minguzzi’nin annesi Yasemin Minguzzi, olayın ardından sadece acısını değil, bir hukuk savaşını da omuzladı. İnfaz yasasında değişiklik talebiyle başlattığı oturma eylemi, kısa sürede vicdan sahibi birçok insanı çevresinde topladı. Yasemin Minguzzi, “Bu sadece Ahmet için değil, tüm evlatlar için” sözleriyle mücadelesinin kişisel değil, toplumsal bir isyan olduğunu vurguladı.
Siyaset ve Toplum Tek Yürek Oldu

Meydan yalnızca acılı bir annenin sesiyle değil, aynı zamanda siyasetin ve sivil toplumun birleşik çığlığıyla da yankılandı. CHP İstanbul İl Kadın Kolları Başkanı Hatice Selli Dursun, İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu’nun eşi Nahide Dervişoğlu, İYİ Parti Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş Taş ve Kadın Aile ve Sosyal Hizmetler Başkanı Kevser Ofluoğlu gibi isimlerin yanı sıra Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu da eyleme katılanlar arasında yer aldı. Bu güçlü katılım, sadece sembolik bir destek değil; adalet sistemine doğrudan bir baskı unsuru olarak değerlendirildi.
Gülben Ergen’in Sözleri Yürekleri Dağladı

Eyleme katılarak güçlü bir duruş sergileyen Gülben Ergen, yaptığı duygusal konuşmayla toplumun susturulmuş vicdanına tercüman oldu. “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır” sözüyle başladığı konuşmasında, adaletin gecikmesini sert bir dille eleştirdi. “Neden 6 aydır bir karar çıkmıyor? Neden bu kadın her gün bağırmak zorunda kalıyor?” sorularını yönelterek kamuoyunun dikkatini çekti. Ayrıca, “Evladını kaybetmiş bir annenin çocuğuyum. Onun ne hissettiğini anlıyorum” diyerek empatisini açıkça ortaya koydu.
Ergen’in “Ahmet tüm kardeşleri için emsal olsun. Yasemin bir daha eylem yapmak zorunda kalmasın” sözleri ise, infaz yasasında yapılması gereken değişikliklere yönelik çağrının en güçlü ifadelerinden biri oldu.
Yasemin Minguzzi: “Evlat Acısı Her Gün Yeniden Canımı Alıyor”

Eylemini büyük bir kararlılıkla sürdüren Yasemin Minguzzi, artık sadece kendi oğlu için değil, adalet bekleyen tüm anneler adına konuştuğunu belirtti. “Tehdit ettiler ama artık korkum da yok. Evladımı kaybettim, başka kaybedecek bir şeyim yok” sözleriyle cesaretini ortaya koydu.
Toplumsal desteğin artması, konunun sadece bir ailenin dramı değil, aynı zamanda adalet sistemindeki eksiklerin bir göstergesi olduğunu gözler önüne serdi. İnfaz indirimlerinin mağdur ailelerde yarattığı travmalar, yeniden sorgulanmaya başlandı.
Toplumsal Vicdan Artık Sessiz Kalmıyor
Yaşanan olaylar bir kez daha gösterdi ki, adalet yalnızca mahkeme salonlarında değil, meydanlarda da aranıyor. Gülben Ergen ve destek veren siyasilerle beraber yükselen bu ses, toplumun her kesimine dokunmayı başardı. Adaletin yerini bulması için susmayan anneler, bugün binlerce kişinin vicdanını harekete geçirdi.

