FT: Merkez Bankası, İmamoğlu Gözaltısından Sonra TL’yi Tutmak İçin 12 Milyar Dolar Harcadı
İngiltere merkezli Financial Times (FT), Türkiye’de yaşanan son siyasi gelişmelerin ekonomik yansımalarını analiz ettiği haberde çarpıcı bir iddiada bulundu. Gazeteye göre, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının hemen ardından, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Türk Lirası’nın sert değer kaybını engellemek amacıyla üç gün içinde yaklaşık 12 milyar dolar harcadı.
Bu müdahale, TCMB’nin geçmişteki döviz operasyonlarıyla kıyaslandığında “rekor seviyede” olarak değerlendirildi.
Bir Günde 11,5 Milyar Dolarlık Müdahale
Financial Times, bilgi sahibi kaynaklara ve resmî verilere dayandırdığı haberinde, özellikle gözaltının gerçekleştiği çarşamba günü, TCMB’nin döviz piyasalarına 11,5 milyar dolarlık satışla müdahale ettiğini aktardı. Bu miktar, önceki müdahale rakamlarının neredeyse dört katı.
Haberde, bu tür sert müdahalelerin ancak ekstrem siyasi ve ekonomik kriz anlarında gerçekleştiğine dikkat çekildi. Gözaltı sonrası Türk Lirası, dolar karşısında yüzde 11’e varan bir değer kaybı yaşadı. Bu, 2025’in en büyük günlük kayıplarından biri olarak kaydedildi.
İmamoğlu’ndan Ekonomik Tepki: “Yük Yine Milletin Omzunda”
Gözaltında bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, yaşanan ekonomik gelişmelere değindi. Açıklamasında, “Çok üzülüyorum, olan yine milletimize oluyor” diyen İmamoğlu, siyasi operasyonların ekonomik bedelini halkın ödediğini ifade etti.
İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Bizim üzerimizden milletin iradesine vurdukları bu darbe, yıllardır harap hale getirdikleri ekonomimizi ve Türkiye’nin geleceğini daha büyük bir tehlikeye sokuyor.
Bu siyasi darbe yüzünden üç gündür ülkemizin ekonomisi daha da eriyor.
Kendi bozdukları ekonomiyi millete çile çektirerek düzeltmeye çalışanlar, yine milletimizin sırtına kaldırması güç bir yük yüklüyorlar.”
Lira’da Düşüş, Müdahaleyle Yavaşladı ama Güven Sarsıldı
FT’nin haberinde vurgulanan bir diğer önemli başlık ise yatırımcı güveni oldu. Haberde, Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinden yaptığı bu yüksek tutarlı müdahalenin kısa vadede TL üzerindeki baskıyı azalttığı, ancak bu müdahalelerin uzun vadede ekonomik güveni zedeleyebileceği belirtildi.
Uzmanlara göre; siyasi belirsizliklerin ve yargı süreçlerinin ekonomi üzerindeki etkisi, yalnızca döviz kuru ile sınırlı kalmıyor. Bu tür ani gelişmeler, yabancı yatırımcıyı kaçırıyor, finans piyasalarında belirsizlik ortamını güçlendiriyor.
2024’te de Benzer Müdahaleler Görülmüştü, Ancak Bu Seviye Eşi Benzeri Görülmemiş Düzeyde
Geçtiğimiz yılın son çeyreğinde de Merkez Bankası zaman zaman döviz piyasalarına müdahale etmişti. Ancak FT’ye göre, 2025 Mart ayındaki operasyon, büyüklüğü itibarıyla son 20 yılın en büyük ani müdahalelerinden biri oldu.
Merkez Bankası yetkilileri konuya dair henüz resmî bir açıklama yapmazken, piyasa analistleri bu müdahaleyi “ekonomik refleks değil, siyasi zorunlulukla yapılmış bir hamle” olarak nitelendiriyor.
Ekonomide Siyasi Baskının Gölgesi
Uzmanlar, bu tip ani ekonomik dalgalanmaların Türkiye’nin mevcut ekonomik kırılganlığını daha da artırdığını belirtiyor. Özellikle seçim atmosferi, adalet tartışmaları ve toplumsal kutuplaşmaların birlikte yaşandığı dönemlerde, piyasalardaki güvenin daha da hızlı eridiği görülüyor.
Bu ortamda, Merkez Bankası’nın görevini bağımsızca yapıp yapamadığı sorusu da bir kez daha gündeme taşındı.
