Fed, Stres Testlerini Şeffaflaştırıyor: Yeni Plan Açıklandı
ABD Merkez Bankası (Fed), büyük bankalara uygulanan yıllık stres testleri konusunda kapsamlı bir değişiklik planı açıkladı.
Yeni plan, şeffaflığı artırmayı, hesap verebilirliği güçlendirmeyi ve denetim süreçlerini daha öngörülebilir hale getirmeyi hedefliyor.
Fed, önerilen değişiklikleri kamuoyunun görüşüne sunacak.
Fed Başkanı Jerome Powell, Yönetim Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, ABD finansal sisteminin güçlü ve dirençli olduğunu vurguladı. Powell, stres testlerinin bu gücün korunmasında kilit rol oynadığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Bu testler, bankaların kriz dönemlerinde sermaye dayanıklılığını ölçmekle kalmıyor, aynı zamanda finansal istikrarın sürdürülmesine katkı sağlıyor.”
Stres Testlerinin Tarihsel Önemi
Küresel Finansal Kriz sonrasında yürürlüğe giren reformlarla birlikte, stres testleri 2009’dan bu yana Fed’in denetim çerçevesinin temel bileşeni haline geldi.
Bu testler, büyük finans kuruluşlarının beklenmedik ekonomik şoklara karşı ne kadar dayanıklı olduklarını ölçüyor.
Powell, geçen yıl aralık ayında yaptıkları açıklamada, stres testlerinin şeffaflığını artırma ve sermaye tamponu gereksinimlerindeki oynaklığı azaltma taahhüdünde bulunduklarını hatırlattı.
Yeni plan kapsamında, stres testi modellerinin güncellenmesi, varsayımsal senaryoların tasarımında revizyon yapılması ve gelecek yılki testlerin kamuoyu geri bildirimiyle şekillendirilmesi öngörülüyor.
Bu sayede, hem bankalar hem de yatırımcılar, testlerin sonuçlarına ilişkin daha açık ve güvenilir bilgilere erişebilecek.
Bowman: “Şeffaflık ve Güven Artacak”
Fed Denetimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Michelle Bowman, değişikliklerin amacının mevcut denetimsel süreçlerdeki belirsizlikleri azaltmak olduğunu söyledi.
Bowman, “Stres testi sürecindeki şeffaflık eksikliği, hem bankalar hem de kamuoyu açısından güven sorunları yaratıyordu. Bu öneri, süreci daha anlaşılır hale getirecek.” ifadelerini kullandı.
Bowman’a göre, yeni düzenlemelerle birlikte:
- Bankalar, sermaye gereksinimlerini daha doğru hesaplayabilecek.
- Kamuoyu, Fed’in denetim modelleri hakkında daha fazla bilgi sahibi olacak.
- Piyasa disiplini güçlenecek ve denetim sürecine olan güven artacak.
Ayrıca Bowman, kamuoyunun geri bildirimiyle denetim modellerinin güvenilirlik ve adalet bakımından daha sağlam bir yapıya kavuşacağını vurguladı.
Barr: “Açıklık Süreci Zayıflatabilir”
Ancak değişiklik planı Fed içinde oybirliğiyle karşılanmadı.
Fed Yönetim Kurulu Üyesi Michael Barr, modellerin ve senaryoların kamuoyuna açıklanmasının stres testlerinin etkinliğini zayıflatabileceğini savundu.
Barr’a göre, testlerin çok fazla şeffaf hale gelmesi durumunda bankalar bu verilere göre pozisyon alarak sonuçları manipüle edebilir.
“Stres testlerinin amacı sürpriz etkisini korumaktır. Tüm detayların açıklanması, sistemin güvenilirliğini riske atar.” ifadelerini kullandı.
2026 Stres Testi Senaryoları
Fed, aynı zamanda 2026 yılına ait stres testi senaryolarını da duyurdu.
Bu senaryolarda, küresel resesyon, riskli varlık fiyatlarında keskin düşüş, ABD işsizlik oranının %4,5’ten %10’a çıkması ve emlak fiyatlarında sert gerilemeler gibi varsayımlar yer alıyor.
Bu senaryolar, olası ekonomik çalkantılarda bankaların sermaye dayanıklılığını ölçmek için kullanılacak.
Uzmanlara göre, Fed’in bu hamlesi finansal sistemdeki potansiyel riskleri daha erken tespit etme hedefi taşıyor.
Ayrıca bu yöntem, bankaların kriz dönemlerine hazırlık seviyesini artırmak için daha kapsamlı bir analiz imkânı sağlayacak.
Piyasalar ve Bankalar Ne Bekliyor?
Ekonomistler, Fed’in yeni yaklaşımının bankacılık sistemindeki güveni güçlendireceğini ancak kısa vadede piyasa volatilitesini artırabileceğini belirtiyor.
Çünkü bankalar, sermaye planlamalarını yeniden gözden geçirmek zorunda kalacak.
Buna rağmen, şeffaflığın artması uzun vadede yatırımcı güvenini destekleyecek ve finansal sistemde istikrarı pekiştirecek.
Büyük Amerikan bankaları arasında yer alan JPMorgan Chase, Bank of America ve Wells Fargo gibi kurumlar, yeni düzenlemenin detaylarının netleşmesini bekliyor.
Uzmanlar, bankaların sermaye tamponlarını artırarak olası yeni düzenlemelere hazırlıklı olduklarını söylüyor.
Finansal Şeffaflıkta Yeni Bir Dönem
Fed’in stres testleriyle ilgili bu adımı, yalnızca teknik bir reform değil, aynı zamanda finansal yönetimde güven tazeleme hamlesi olarak değerlendiriliyor.
Şeffaflık, denetim modellerinin güvenilirliği ve kamuoyu katılımı sayesinde finansal sistemin sürdürülebilirliği daha sağlam bir zemine oturacak.
Powell’ın ifadesiyle, “Amaç, güçlü bir sistem yaratmak değil, güçlü kalmasını sağlamak.”

