Emlak Vergisine İtirazda Son Gün 8 Eylül: Düzenleme Ekimde Meclise Geliyor
Türkiye’de emlak vergisi tartışmaları büyüyor. Özellikle büyükşehirlerde bina rayiç bedellerindeki yüzde 500’e varan artış, beraberinde vergilerin de katlanmasına yol açtı. Bazı bölgelerde ise artış oranı yüzde 1400’ü buldu. Bu gelişmeler vatandaşların tepkisini artırırken, birçok kişi yargı yoluna gitmeye hazırlanıyor. Hükümet ise eleştiriler üzerine yeni bir düzenleme için ekim ayını işaret etti.
Emlak Vergisi Ödeme Tarihleri
Vatandaşların yakından takip ettiği emlak vergisi her yıl iki taksit halinde ödeniyor. Buna göre:
- Birinci taksit: 1 Mart – 31 Mayıs
- İkinci taksit: 1 Kasım – 30 Kasım
Son dönemde yaşanan artışların ardından gözler hükümetin alacağı yeni kararlara çevrildi.
Hükümetten Yeni Düzenleme Mesajı
AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Demir, 2026’dan itibaren gerçek piyasa koşullarını yansıtmayan rayiç bedel artışlarına izin verilmeyeceğini vurguladı. Ekim ayında konuyla ilgili Meclis’e teklif sunacaklarını belirten Demir, müdahale için iki yöntemi öne çıkardı:
- Arsa birim metrekaresine sınır getirmek ve rayiç bedeli kontrol altına almak.
- Oluşacak emlak vergisini sınırlamak ve mevcut vergilerle kıyaslandığında aşırı yüklenmenin önüne geçmek.
Demir ayrıca teknik çalışmaların sürdüğünü, düzenlemenin en geç 2026’dan önce hayata geçmesi gerektiğini ifade etti.
Gayrimenkul Hukukçularından Uyarı: İtiraz Süresi Doluyor
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan gayrimenkul hukukçusu Ali Güvenç Kiraz, vatandaşların itiraz hakkına dikkat çekti. Buna göre:
- Takdir komisyonu kararları askıya çıkıyor ve bu süreçte doğrudan itiraz mümkün olmuyor. Askıdan indikten sonra vatandaşların 30 gün içinde vergi mahkemelerine dava açması gerekiyor.
- 7 Eylül’ün pazar gününe denk gelmesi nedeniyle itiraz için son tarih 8 Eylül Pazartesi. Vergi mahkemelerine mesai bitimine kadar başvurulabilirken, UYAP üzerinden açılacak davalar için son saat 23:59.
- Dava sürecinde sokak bazlı değerlendirme yapılıyor. Yani aynı mahallede farklı sokaklardaki vatandaşların tek bir davadan yararlanması mümkün değil. Ancak özel ve nitelikli projelerin bulunduğu alanlarda, davayı kazanan malikler bu karardan faydalanabiliyor.
Kiraz, ayrıca mevcut artışların enflasyona göre makul kaldığı bazı sokaklarda dava açmanın fayda sağlamayabileceğini de vurguladı.
2017’de Benzer Bir Süreç Yaşanmıştı
Uzmanlara göre bugünkü tartışmaların benzeri 2017 yılında da yaşanmıştı. O dönemde hükümet, takdir komisyonunun belirlediği yeni vergilere karşı “Dört yıl önceki oranın yüzde 50’sini geçemez” kararı almıştı. Bu nedenle açılan davaların büyük bölümü konusuz kalmıştı. Hukukçular, benzer bir gelişmenin bu yıl da yaşanabileceğine işaret ediyor.
Vatandaşlar Ne Yapmalı?
Hukukçular, özellikle yüksek rayiç bedel artışı yaşayan sokaklarda dava açmanın önemine vurgu yapıyor. Vatandaşların dava açma hakkını son güne bırakmadan kullanması gerektiği, aksi takdirde hak kayıplarının yaşanabileceği belirtiliyor.

