Starbucks’ın Yeni CEO’su Zor Görevde: Satışlar Düşüyor, Sendikalar Beklemede
Starbucks‘ın yeni CEO’su Brian Niccol, resmi olarak göreve başlamadan önce şirkette önemli değişikliklere imza atmaya hazırlanıyor. Niccol, satışlardaki düşüş, sendika görüşmeleri ve yatırımcı baskıları gibi sorunlarla başa çıkmak zorunda. Eski Chipotle CEO’su olarak bilinen Niccol, dünyanın en büyük kahve zincirinin karşılaştığı zorluklarla mücadele ederken kendini kanıtlamak zorunda kalacak.
Starbucks’ta Yükselen Hisseler ve Niccol’ün Göreve Başlaması
Brian Niccol, Starbucks’ta CEO koltuğuna henüz oturmadan, şirketin hisseleri hızla yükseldi. Niccol’ün selefi Laxman Narasimhan‘ın görevden alınmasının ardından, Starbucks hisseleri %18 oranında değer kazandı. Bu hızlı yükseliş, Niccol’e olan güveni artırsa da önünde birçok kritik engel var. Starbucks‘ın son iki çeyrekte yaşadığı satış düşüşü, yatırımcılar ve çalışanlar arasında kaygı uyandırırken, Niccol’ün rotayı değiştirip şirketi yeniden yükselişe geçirmesi bekleniyor.
Sendika Görüşmeleri ve Yatırımcı Baskıları
Starbucks‘ın yeni CEO’su, sendikalaşmaya yönelik artan baskılar ve işçi hakları talepleriyle karşı karşıya. Şirketin, son yıllarda sendikalaşma girişimlerine karşı sergilediği agresif tutum, çalışanlar arasında rahatsızlığa yol açtı. Niccol, sendikalarla yapılacak görüşmelerde daha dengeli bir yaklaşım sergilemek zorunda. Yatırımcılar da özellikle küresel büyüme stratejileri ve inovasyon alanlarında güçlü adımlar atmasını bekliyor. Starbucks’ın hissedarlarından Kevin McCarthy, Niccol’ün sendika konusunu iyi yönetmesi gerektiğini ve bu konuda başarılı olmasının şirketteki dönüşüm için kritik olacağını belirtti.
Satışlardaki Düşüş ve Müşteri Talepleri
Starbucks, son çeyreklerde yaşanan satış düşüşleri nedeniyle yatırımcıların dikkatini çekmiş durumda. Özellikle enflasyonun etkisiyle buzlu latte ve diğer içeceklerden vazgeçen müşteriler, Starbucks’ın satışlarını olumsuz etkiliyor. Ayrıca, yükselen fiyatlar müşterilerin 7 dolarlık içeceklerin değerini sorgulamasına neden oluyor. Şirket, bu durumu tersine çevirmek için yeni ürünler piyasaya sürmek zorunda. Ancak bu ürünlerin mağazaları boğmadan ve çalışanları yormadan müşterileri cezbetmesi gerekiyor. Allspring Global Investment portföy analisti Abby Roach, Niccol’ün inovatif ürünler sunarak müşteri ilgisini yeniden kazanması gerektiğini vurguluyor.
Hizmet Kalitesi ve Mobil Sipariş Sorunu
Starbucks’ın hizmet kalitesinde de sorunlar yaşanıyor. Mobil siparişler ve karmaşık içecek talepleri, mağazalarda uzun bekleme sürelerine yol açıyor. Baristalar, personel eksikliği nedeniyle siparişlerin zamanında hazırlanamadığını belirtiyor. Niccol’ün bu sorunu çözmek için Chipotle’da uyguladığı gibi dijital siparişler için ayrı bir hazırlama alanı oluşturması bekleniyor. Starbucks çalışanları, Niccol’ün bu konuda çözüm getireceğine dair umutlu.
Niccol’ün Chipotle Deneyimi ve Starbucks’taki Stratejisi
Niccol, Chipotle‘da sergilediği başarılı performansla tanınıyor. Chipotle’da dijital siparişlere yönelik yaptığı düzenlemeler, restoran personelinin iş yükünü hafifletmiş ve müşteri memnuniyetini artırmıştı. Starbucks çalışanları, Niccol’ün benzer stratejileri burada da uygulayarak işleri yoluna koymasını bekliyor. Ancak, Starbucks’ın küresel ölçekte çok daha karmaşık bir iş yapısı var ve Niccol’ün, Howard Schultz gibi etkili bir figürle de çalışmak zorunda kalması işleri zorlaştırabilir.
Schultz’un Gölgede Kalan Etkisi
Starbucks’ın uzun süreli lideri Howard Schultz, şirketi bugünkü haline getiren isim olarak biliniyor. Schultz, resmi bir görevde bulunmasa da hem kamuoyu önünde hem de şirket içinde etkisini sürdürüyor. Niccol’ün Schultz’un gölgesinde çalışması, kararlarını etkileyecek en büyük unsurlardan biri olabilir. Ancak Niccol’ün, Chipotle’da da kurucu lider Steve Ells ile başarılı bir geçiş yaparak deneyim kazandığı biliniyor.
CEO’luk ve Başkanlık Yetkisi
Niccol, Starbucks’a CEO olarak gelirken aynı zamanda başkanlık görevini de üstlenecek. Önceki CEO Narasimhan, Schultz’un rehberliğinde çalışmak zorunda kalmıştı. Ancak Niccol, Starbucks’ın stratejilerini kendi başına belirleyecek yetkiye sahip olacak. Bu, şirketin dışarıdan gelen ikinci CEO’su için büyük bir fırsat sunuyor.