Fransa’da Bütçe Krizi: Güvensizlik Önergesi İş Dünyasını Tedirgin Etti
Fransa, bütçe krizinden kaynaklanan siyasi çalkantının en önemli günlerinden birini yaşıyor. Fransa Başbakanı Michel Barnier hükümetinin kaderi, bugün parlamentoda yapılacak güvensizlik önergesi oylamasında belirlenecek. Oylama, ülkenin siyasi geleceğini şekillendirebilecek bir dönüm noktası olarak görülüyor.
Le Pen ve Sol Koalisyon Güvensizlik Önergesini Destekliyor
Aşırı sağ lider Marine Le Pen ve partisi Ulusal Birlik, sol koalisyon tarafından sunulan güvensizlik önergesini destekleyeceklerini açıkladı. Le Pen, hükümetin emeklilik maaşı artışlarını düzenlemeyi reddetmesini gerekçe göstererek önergeye desteğini duyurdu.
Le Pen, parlamentonun alt kanadında en büyük parti haline gelerek, Fransa siyasetinde etkin bir güç haline geldi. Ancak, önergenin kabul edilmesi için hem sağ hem de sol partilerin iş birliği yapması gerekiyor.
Barnier Hükümeti Anayasal Mekanizmaya Başvurdu
Başbakan Michel Barnier, geçtiğimiz hafta sosyal güvenlik yasa tasarısının oylama yapılmadan kabul edilmesine izin veren anayasal bir mekanizmayı devreye sokmuştu. Bu adım, siyasi tansiyonu daha da yükseltti ve muhalefetin eleştirilerine yol açtı.
Barnier, bütçe görüşmelerinde Marine Le Pen’in taleplerinin büyük bir kısmını kabul etmiş olsa da, uzlaşmazlık emeklilik reformları üzerinde yoğunlaştı.
Macron’dan Uzlaşma Çağrısı
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, hükümetin güven oyu alacağına olan inancını yineledi. Suudi Arabistan ziyareti sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada, milletvekillerini “kişisel çıkarlarını bir kenara bırakmaya” davet ederek şunları söyledi:
“Siyasetçilerin kendilerine sormaları gereken tek soru, ülkeye ve Fransız halkına nasıl faydalı olabilecekleridir. Kendi çıkarlarına değil.”
Macron, önergeye destek verenlerin, ülkeyi siyasi kaosa sürükleyecek bir hamle yapmalarını beklemediğini ifade etti.
Siyasi Kriz ve Ekonomik Etkiler
Bloomberg ekonomistlerine göre, Marine Le Pen, hükümeti devirmek için siyasi kaosu istikrara tercih edebilir. Bu durum, Macron üzerindeki istifa baskısını artırabilir ve Fransa’da siyasi istikrarsızlığı derinleştirebilir. Oylamanın sonucu, sadece Fransa’nın değil, Avrupa’nın da ekonomik ve siyasi geleceği üzerinde etkili olacak.
