Dijital Euro’da Güç Mücadelesi: ECB ve Avrupa Hükümetleri Karşı Karşıya
Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve AB üyesi hükümetler, dijital euro projesinin kontrolü üzerinde anlaşmazlık yaşıyor. ECB, ABD merkezli ödeme sistemlerinden bağımsızlaşma amacıyla dijital euro’yu geliştirirken, Avrupa’nın önde gelen ülkeleri bu yeni dijital para biriminde karar mekanizmasında daha fazla söz sahibi olmayı talep ediyor. Özellikle Fransa ve Almanya’nın başını çektiği hükümetler, ECB’nin dijital euro cüzdanlarının yönetimi ve limit belirleme konusunda tek yetkili olmasına itiraz ediyor.
ECB ve Hükümetler Arasında “Güç Savaşı”
ECB, dijital euro’nun tasarımı ve yönetiminde siyasi müdahaleden bağımsız bir yaklaşımı savunarak, Avrupa’nın parasal egemenliğini güçlendirmeyi amaçlıyor. Öte yandan, bazı hükümetler bu projeyi yalnızca bir ödeme aracı olarak görmeyip, günlük ekonomik hayatta önemli değişikliklere yol açacak bir düzenleme olarak değerlendiriyor. Projede yapılacak yanlış bir yönetimin kıtanın bankacılık sistemini tehlikeye sokabileceğinden endişe eden hükümetler, ECB’nin münhasır yetkisini sınırlamak istiyor.
Almanya, Fransa ve Hollanda gibi güçlü AB üyelerinin de dahil olduğu dokuz ülke, ECB’nin dijital euro üzerindeki tek kontrolünün sınırlanmasını ve üye ülkelerin de projede daha fazla rol almasını talep ediyor. ECB ise para arzını düzenleme yetkisinin kendisine ait olduğunu vurgulayarak, dijital euro’nun yalnızca parasal bir araç olmadığını, Avrupa’nın ABD ve diğer dış ödeme sistemlerinden bağımsızlığını sağlamak için stratejik bir adım olduğunu ifade ediyor.
Demokrasi ve Teknokrasi Çatışması
Dijital euro’nun Avrupa ödeme sistemlerinde bir devrim yaratabileceği öngörülse de, ECB’nin projeyi yönetişim sürecinde tek yetkili olarak sürdürmesi bazı üye ülkeler için endişe kaynağı. Özellikle ABD’nin ödeme sistemlerine olan bağımlılığı azaltma amacı taşıyan bu proje, Avrupa genelinde halkın teknokrat bir yapı tarafından şekillendirilen bir para birimini nasıl karşılayacağı konusundaki endişeleri artırıyor. ECB’nin politik olarak yönlendirilmeksizin bağımsız bir tutum sergileme gayreti, ülkelerin siyasi üstünlük talebine zıt düşüyor.
Facebook’un Libra girişimi sonrası ulusal dijital para birimlerine yönelen merkez bankaları arasındaki ECB, bu alanda kararlılıkla ilerlemeye devam eden nadir örneklerden biri. Ancak, Avrupa hükümetleri, ECB’nin demokratik desteğe sahip olmadan ilerlemesinin projeyi kendisi için bir risk unsuru haline getirebileceğinden endişe ediyor.