The Guardian Yazarı George Monbiot: “İnsanlık Kendi Sonunu Hazırlıyor”
George Monbiot, The Guardian’da yayımlanan yazısında insanlığın kendi sonunu getiren bir döngünün içinde olduğunu sert bir şekilde eleştiriyor. Bakü’deki iklim zirvesine dair gözlemleri, liderlerin gerçek bir çözüm arayışı yerine sistematik bir inkâr ve çıkar çatışması içinde olduğunu gözler önüne seriyor. İnsanlığın gezegenin çöküşüne karşı tepkisi, hayatta kalma içgüdüsünden ziyade itaat ve korku karışımı bir yaklaşımı yansıtıyor.
Gezegenin Çöküşüne Doğru
Bir hayal gücüne dayanan yazı, gezegeni yukarıdan izleyen bir gözün insanlık hakkındaki gözlemlerine dayanıyor. Bu göz, yıllar içinde yaşanan doğa tahribatını, çöllerin genişlemesini, buzulların erimesini ve iklim sistemlerinin çöküşünü izliyor. Ancak insanlık, bu felaketlere karşı harekete geçmek yerine, şu adımları tercih ediyor:
- Kısa vadeli çıkarlar uğruna bilimsel gerçeklerin inkârı,
- Fosil yakıt lobilerinin baskısına boyun eğilmesi,
- Etkisiz iklim politikalarının benimsenmesi.
ABD ve İklim Çıkmazı
Tepeden bakan göz, önce ABD’ye yöneliyor ve dünyanın en büyük ekonomisinin elindeki tüm bilimsel ve teknolojik olanaklara rağmen, felaketi önleyecek hiçbir ciddi adım atmadığını gözlemliyor. ABD’nin iklim politikaları şu şekilde eleştiriliyor:
- Fosil yakıt rezervlerine bağımlılık: ABD’nin karbon bütçesinin çok üzerinde olan fosil yakıt rezervleri, enerji şirketlerini destekleyen politikaların sürdürülmesine neden oluyor.
- Lobicilik faaliyetleri: Petrol ve gaz lobileri, yönetim üzerinde baskı kurarak daha fazla sondaj yapılmasını sağlıyor.
- Seçim desteği: Bu sektörlerin kârlarını politik adaylara destek için kullanmaları, uzun vadeli iklim çözümlerinin önünü kesiyor.
İngiltere: Söylem ve Gerçeklik Arasındaki Çelişki
Göz, İngiltere’ye geçtiğinde farklı bir tabloyla karşılaşıyor. Başbakan, iklim değişikliğini “hayat memat meselesi” olarak tanımlıyor, ancak söyledikleri ile yaptıkları arasında büyük bir uçurum bulunuyor:
- Fosil yakıt lobilerine yakınlık: İngiltere hükümeti, petrol ve gaz lobilerinin taleplerini yerine getiriyor.
- Çözüm yerine oyalanma: Gerçek çözümler yerine karbon piyasası gibi etkisiz politikalar benimseniyor.
- Tüketim odaklı yaklaşım: İklim krizine neden olan sektörlerin ekonomik çıkarları önceliklendiriliyor.
Bakü İklim Zirvesi: Ticaret Fuarına Dönüşen Toplantılar
Monbiot, Bakü’deki iklim zirvesini de ağır bir şekilde eleştiriyor. Zirvede alınan kararlar, etkin bir çözüm sunmak yerine sembolik düzeyde kalıyor. Gözlemlere göre:
- Zirveye başkanlık eden kişi, eski bir petrol sektörü yöneticisi.
- Etkinlik, hükümetlerin gerçek çözümler üretmek yerine yeni fosil yakıt anlaşmaları yapması için bir platform haline gelmiş durumda.
- Bazı ülkeler, iklim zirvesini mevcut iklim politikalarını daha da zayıflatmak için bir fırsat olarak kullanıyor.
İnsanlığın Felaketi: İtaat ve Korkunun Karışımı
Göz, insanlığın eylemsizlik ve çıkar çatışmalarından dolayı kendi sonunu getirdiği sonucuna varıyor. Bu eylemsizlik, şu üç temel faktöre dayanıyor:
- İtaat İçgüdüsü: İnsanlık, güçlü çıkar gruplarına boyun eğmekte ve sistemin devamını sağlamak için çalışmakta.
- Dikkatin Dağılması: Önemli konular yerine, ikincil meselelerle ilgileniliyor.
- Korku: Ekonomik ve politik çıkarlar uğruna gerçek sorunlara karşı harekete geçme korkusu hakim.
Çözüm Umudu Var mı?
Monbiot, insanlığın geçmişte tehditlerle başa çıkmayı başardığını hatırlatıyor. Ancak mevcut durumda, çıkar gruplarının baskın olduğu, politik liderlerin etkisiz kaldığı ve halkın yalnızca sembolik çözümlerle yetindiği bir döngü hakim. Gezegeni koruma içgüdüsü, sistematik bir değişimle mümkün olabilir. Ancak bu değişim için gereken siyasi ve ekonomik irade henüz ortaya çıkmış değil.