Sinvar’ın Ölümü Ortadoğu’yu Nasıl Etkileyecek: Filistin Devleti Hedefi Her Zamankinden Daha Uzak
Filistin Devleti umutları Sinvar’ın ölümüyle yükselse de, bağımsız bir Filistin devletinin kurulması şu anda oldukça uzak bir hedef gibi görünüyor.
Gazze’de yıkım ve ölüm her geçen gün daha da şiddetlenirken, Filistin’in liderlik krizi derinleşiyor ve İsrail, 7 Ekim 2023’te Hamas’ın düzenlediği saldırının travmasıyla boğuşuyor. Hamas lideri Yahya Sinvar’ın öldürülmesi, ABD Başkanı Joe Biden’ın iki devletli çözüm umutlarını yeniden canlandırsa da, birçok analist bu hedefin her zamankinden daha uzak olduğunu belirtiyor.
ABD Başkanı Biden, Sinvar’ın ölümüyle Gazze’de bir ateşkesin mümkün olabileceğini ve İsrail’in yanı sıra Filistin Devleti’nin kurulması yönünde müzakerelere bir kapı açılabileceğini umuyor. Ancak Gazze’de Hamas adına konuşabilecek yetkin bir liderin bulunup bulunmadığı belirsiz. Hatta Hamas’ın kaç İsrailli rehinenin hayatta olduğunu tam olarak bilip bilmediği dahi net değil.
Netanyahu’nun Tutumu İki Devletli Çözümü Zorlaştırıyor
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, güney Lübnan’daki Hizbullah’a karşı savaşırken, Hamas’a ve İran’a karşı da misillemelerde bulunuyor. Ancak Netanyahu’nun koalisyon hükümetinin aşırı sağcı bakanları, Filistin devleti fikrine tamamen karşı. İsrail’deki bu radikal yönetim, Filistin devletiyle ilgili müzakere olasılığını oldukça düşük bir seviyeye çekiyor.
Northwestern Üniversitesi’nden Gazzeli akademisyen Mkhaimar Abusada, “Netanyahu, bir Filistin devletinin İsrail’in güvenliğini tehdit ettiğini defalarca söyledi. İsrail’in radikal kesimi yönetimde olduğu sürece bu konu gündemde olmayacak,” diyerek iki devletli çözümün önündeki engelleri vurguluyor.
1990’lardaki Oslo Anlaşmaları, İsrail ve Filistinliler arasında barışı sağlamak adına bir yol haritası olarak görülüyordu. Ancak Hamas’ın 2007’de Gazze’yi ele geçirmesi ve Batı Şeria’daki zayıf Filistin yönetimi, iki devletli çözümün artık yalnızca bir hayal olduğunu gösteriyor.
Filistin Yönetimi Zayıf ve Etkisiz
Şu anda Filistin Yönetimi, Gazze’de tamamen etkisiz kalmış durumda ve Batı Şeria’nın da yalnızca bir bölümünü kontrol ediyor. Bu durum, Filistin halkının gözünde yönetimin meşruiyetini zedelemiş durumda. Filistinliler tarafından yolsuzlukla suçlanan ve etkisiz görülen yönetimin, bağımsız bir devlet için gerekli adımları atacak kapasitesi olup olmadığı da tartışılıyor.
Araştırmacı Mouin Rabbani’ye göre, Filistin halkını temsil eden daha geniş tabanlı bir liderlik olmadan iki devletli çözüm hayata geçirilemeyecek. “Filistin Yönetimi, sahip olduğu her türlü meşruiyeti kaybetmiş durumda. Bu süreçte Hamas’ın daha da radikalleşmesini bekliyorum,” diyor Rabbani.
İsrail Yerleşimleri ve Filistinliler Arasındaki Gerginlik Artıyor
İsrail, Batı Şeria’daki yerleşimlerini genişletmeye devam ederken, Filistinliler arasındaki hoşnutsuzluk ve öfke artıyor. Birzeit Üniversitesi’nden siyaset bilimi profesörü Ali Jarbawi, “İşgal altındaki Batı Şeria’da yaşayan Filistinlilerin hiçbirisi artık iki devletli çözüme inanmıyor. Ilımlı bir Filistinli olmak şu an dünyadaki en zor şey,” diyerek bölgedeki radikalleşmeye dikkat çekiyor.
Jarbawi, Sinvar’ın ölümünün ardından Hamas’ın ağır bir darbe aldığını ve toparlanmasının uzun yıllar alacağını belirtiyor. Ancak, Hamas’ın yine de herhangi bir barış düzenlemesini engelleyebileceğini ve bunun için birkaç kişiden fazlasına gerek olmadığını ekliyor.
Selam Feyyad İsmi Ortaya Atılıyor
İsrail, ABD ve Arap ülkeleri arasındaki müzakerelerde, Gazze’nin yeniden inşasını yönetmesi için eski Filistin Başbakanı Selam Feyyad’ın göreve getirilmesi düşünülüyor. Feyyad, 2007-2013 yılları arasında başbakanlık yapmıştı ve yeniden bu göreve atanması Filistinlilere uluslararası yardımların akmasını sağlayabilir. Ancak bu durum, Filistin halkı tarafından “Amerika’nın adamı” olarak görülme endişesiyle tepkiyle karşılanabilir.
Ali Jarbawi‘nin de belirttiği gibi, Batı Şeria’daki Filistinliler Hamas’ı daha popüler bir seçenek olarak görmeye başladı ve Abbas yönetimi tarafından göz ardı edilemeyecek kadar etkili bir hale geldiler.