Macron ve Netanyahu Arasında Gerginlik Zirvede: Söz Savaşının Arka Planı
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında, İsrail’e silah tedariki konusunda yaşanan söz savaşı, iki liderin Orta Doğu politikalarındaki farklı yaklaşımlarını gözler önüne serdi. New York Times‘ın analizine göre, Macron’un İsrail’e yönelik silah ambargosu çağrısı, Netanyahu’nun tepkisine yol açtı ve İsrail’in kendini savunma hakkı vurgulanarak bu öneri sert bir şekilde reddedildi.
Macron’un Silah Yardımına Eleştirisi ve Ateşkes Çağrısı
Macron, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, ateşkes isteyen ülkelerin aynı zamanda İsrail‘e silah yardımına devam etmelerinin “tutarsız” olduğunu belirtti. Bu açıklama, Fransa’nın İsrail’e yönelik politikalarını yeniden gözden geçirmesi gerektiğini ve Gazze Şeridi ile Lübnan‘daki sivil kayıpların durdurulması için uluslararası bir ateşkesin önemini vurguladı.
Netanyahu’nun Sert Tepkisi
Netanyahu, Macron’un silah tedariki konusundaki eleştirilerine sert tepki vererek, İsrail’in mücadelesinde tüm medeni ülkelerin yanında olması gerektiğini savundu. Netanyahu, Macron ve diğer Batılı liderlerin silah ambargosu çağrılarının İsrail’i yalnız bırakmayacağını ve İsrail’in desteğe ihtiyacı olmasa da kazanacağını belirtti.
Fransa’nın Rolü ve Macron’un Çıkışı
Fransa’nın İsrail’e neredeyse hiç silah tedarik etmediği bilinse de, Macron’un bu açıklaması büyük ölçüde ABD‘nin İsrail’e verdiği desteğe yönelik bir hayal kırıklığının göstergesi olarak görülüyor. Uzmanlar, Macron’un bu açıklamalarının Fransa’nın bağımsız uluslararası güç olma isteğinin bir yansıması olduğunu belirtiyor.
Macron’un Dış Politika Stratejisi
Macron’un aynı anda hem İsrail‘in savunma hakkını desteklemesi hem de ateşkes ve sivil kayıpların önlenmesi talepleri, onun dış politikada denge kurma çabasının bir örneği olarak yorumlanıyor. Ancak analistler, Macron’un bu dengeleme politikasının her iki tarafı da tatmin etmekte zorlandığını belirtiyorlar.