Körfez Trump’a Güveniyor: Ortadoğu Barış Süreci Yeniden Masada
ABD başkanlık seçimlerinden zaferle çıkan Donald Trump’ın yeniden başkanlığa dönüşü, Körfez ülkelerinde geniş yankı buldu. Biden ve Harris yönetimiyle zorlu bir ilişki süreci yaşayan Körfez liderleri, Trump’ın kişisel yakınlık kurma becerisi ve insan hakları eleştirilerinden uzak durması nedeniyle bu dönüşü olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyor. Körfez ülkeleri, Trump’ın başkanlığı süresince Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) sağladığı güvenlik ve ekonomik desteklerden büyük fayda gördü.
Körfez ve Trump Arasındaki Güçlü Bağlar
Trump’ın, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve BAE Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed ile kurduğu güçlü ilişkiler, Körfez’de Trump’a duyulan güvenin temelini oluşturuyor. Körfez ülkeleri, Trump yönetiminden Orta Doğu’daki çatışmaların sona erdirilmesi, sağlam güvenlik garantilerinin sağlanması ve Amerikan yatırımlarının artırılması gibi konularda beklenti içinde. Körfez için Trump yönetimi, İsrail’le diplomatik ilişkileri başlatan İbrahim Anlaşmalarına aracılık etmesiyle önemli bir kazanım olarak görülüyor.
Trump’ın Desteklediği Muhafazakâr Değerler
Trump’ın başkanlık döneminde, insan hakları eleştirilerinden kaçınması ve muhafazakâr değerlere yakın bir tutum sergilemesi Körfez’de olumlu karşılandı. Özellikle Körfez’deki gençler ve muhafazakâr gruplar arasında Trump’a yönelik destek, Cumhuriyetçi Parti’nin sosyal değerleri ile örtüşüyor. Biden ve Harris yönetiminin eleştirel yaklaşımı ise bu ülkeler için daha zorlayıcı bir ilişki anlamına geliyor. Bu nedenle Trump’ın dönüşü, Körfez liderleri açısından istikrar sağlayıcı bir unsur olarak görülüyor.
Suudi Arabistan ile İsrail Arasında Barış Mümkün Mü?
Yeni bir Trump yönetimi, ABD’nin Suudi Arabistan’la ilişkilerini güçlendirirken, İsrail’le barış sürecini yeniden başlatmak için büyük bir adım olarak görülüyor. Trump’ın dönüşü, Körfez’de Filistin devleti meselesi ve ekonomik bağımlılığın azaltılması gibi konularda olumlu bir hava yarattı. Suudi Arabistan’ın İsrail’le barış sürecine dahil edilmesiyle, Körfez’deki barışın daha sağlam temellere oturması bekleniyor.
Körfez ülkeleri için Trump, Orta Doğu’daki dengeleri ABD’nin çıkarlarına uygun şekilde şekillendirebilecek pragmatik bir lider olarak değerlendiriliyor. Bu nedenle Trump’ın başkanlığa dönüşü, bölgedeki liderlerin güvenini tazeliyor ve iş birliği umutlarını artırıyor.