Japonya’da Ruh Sağlığı Nedeniyle Zorunlu İzne Ayrılan Öğretmen Sayısı Arttı
Resmi istatistiklere göre, Japonya’da öğretmenler arasında ruhsal sağlık sorunları nedeniyle zorunlu izne ayrılanların sayısı her geçen yıl yükseliyor. Bu durum, hem eğitim sistemi hem de toplum üzerinde ciddi etkiler yaratıyor.
Kyodo News‘un haberine göre, ülkede, “ruh sağlığı sorunları” nedeniyle izne ayrılan öğretmenlerin sayısı, 2020-2023 döneminde yıllık ortalama 5 bin kişi seviyelerinde seyrediyordu. Eğitim, Kültür, Spor, Bilim ve Teknoloji Bakanlığı, 20 kentteki eğitim kurumlarında 2023-2024 dönemini kapsayan bir araştırma yaptı. Araştırmaya göre, söz konusu dönemde 7 bin 119 öğretmen “ruhsal bozukluk” gerekçesiyle izne ayrıldı.
İzne ayrılan öğretmenlerin sayısında 580 kişi artarken, toplamda Japonya’daki öğretmenlerin 0,77’sinin aynı gerekçeyle izne ayrıldığı ortaya çıktı.
Öğretmenlerin yüzde 26,5’i sorunlarının öğrencilerle, yüzde 23,6’sı iş arkadaşlarıyla, yüzde 13,2’si idari işlerle ve yüzde 0,08’si ise uzun çalışmayla ilgili olduğunu kaydetti.
Artışın Nedenleri
Uzmanlar, öğretmenlerin karşı karşıya kaldığı iş yükünün, bu sorunun temel nedenlerinden biri olduğunu belirtiyor. Japon eğitim sistemi, dünyanın en disiplinli ve yoğun sistemlerinden biri olarak bilinir.
Öğretmenler yalnızca ders anlatmakla kalmayıp, aynı zamanda öğrencilere rehberlik etmek, kulüp aktivitelerini yönetmek ve idari görevleri yerine getirmekle yükümlüdür. Bu yoğun tempoya, toplumun öğretmenlere yönelik yüksek beklentileri de eklenince, ruhsal sağlık sorunları kaçınılmaz hale gelmektedir.
Ayrıca, öğrencilerin artan davranışsal sorunları, öğretmenlerin stres düzeylerini daha da artırıyor. Özellikle pandemiden sonra, hem öğretmenler hem de öğrenciler arasında duygusal ve psikolojik sorunların yaygınlaştığı görülüyor. Öğretmenlerin büyük bir kısmı, bu zorluklarla başa çıkmak için yeterli desteği bulamadıklarını ifade ediyor.
Ruh Sağlığına Dair Veriler
Japonya Eğitim, Kültür, Spor, Bilim ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yayınlanan verilere göre, 2024 yılında zorunlu izne ayrılan öğretmen sayısı, bir önceki yıla göre %15 oranında artış gösterdi.
Bu izne ayrılan öğretmenlerin çoğu, tükenmişlik sendromu, depresyon ve anksiyete gibi problemlerle mücadele ediyor. Özellikle ilkokul öğretmenlerinin, diğer kademelerdeki öğretmenlere kıyasla daha yüksek oranda etkilendiği belirtiliyor.
Çözüm Arayışları
Bu sorunun çözümü için Japonya hükümeti ve eğitim kurumları çeşitli adımlar atıyor. İlk olarak, öğretmenlerin iş yükünü hafifletmeye yönelik düzenlemeler yapılmaya başlandı.
Örneğin, bazı okullarda idari görevlerin bir kısmı dış kaynaklara devredildi. Ayrıca, öğretmenlere psikolojik destek sağlayan danışmanlık hizmetleri artırıldı. Birçok okul, düzenli olarak ruh sağlığı eğitimleri ve stres yönetimi seminerleri düzenlemeye başladı.
Bunun yanı sıra, öğrencilerin davranışsal sorunlarıyla başa çıkmak için rehberlik hizmetlerine daha fazla kaynak ayrılması planlanıyor. Uzman rehber öğretmenler ve psikologlar, öğretmenlerin üzerindeki yükü azaltmak amacıyla daha aktif bir rol üstleniyor.
Toplumun Rolü
Toplumun da bu süreçte önemli bir rolü bulunmaktadır. Öğretmenlere yönelik beklentilerin daha gerçekçi bir seviyeye çekilmesi ve onların da birer birey olduğunun unutulmaması gerektiği vurgulanıyor. Velilerin, öğretmenlerin iş yükünü artırmak yerine onlara destek olmaları gerektiği belirtiliyor. Ayrıca, öğrencilerin davranışlarının iyileştirilmesi için ebeveynlerin eğitimi ve desteği önem kazanıyor.
Japonya’da öğretmenlerin ruh sağlığı sorunları nedeniyle zorunlu izne ayrılmalarındaki artış, yalnızca eğitim sistemi için değil, toplumun geneli için de ciddi bir uyarı niteliği taşıyor. Bu sorunun çözümü, hem sistematik reformlar hem de toplumsal bilinçlenme gerektiriyor.
Öğretmenlerin sağlıklı bir şekilde görevlerini sürdürebilmeleri, geleceğin nesillerini yetiştirme açısından büyük önem taşıyor. Hükümetin ve eğitim kurumlarının aldığı önlemlerin yanı sıra, toplumun desteğiyle bu sorunun üstesinden gelinmesi mümkün görünüyor.