FT Analizi: “Amerika A.Ş.’nin Yeni CEO’su Trump”
FT yazarı Rana Foroohar, Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı seçilmesini “Amerika A.Ş.’nin CEO’su seçildi” benzetmesiyle değerlendirdi. Foroohar, Trump’ın liderliğini ABD ekonomisini bir şirket gibi yönetme stratejisiyle ilişkilendirdi ve bunun olası etkilerini analiz etti.
“Amerika Şirket Gibi Yönetiliyor”
Foroohar, Silikon Vadisi’nden bir milyarderin kendisine yıllar önce söylediği şu sözleri hatırlatıyor: “Çin otokrasidir, Avrupa teknokrasi, Amerika ise şirket.” Bu sözlerin Trump’ın yeniden seçilmesiyle birlikte daha anlamlı hale geldiğini belirten FT yazarı, ABD siyasetinin artık yalnızca para değil, aynı zamanda kara para tarafından yönetildiğine dikkat çekiyor. Seçim kampanyalarında toplanan milyarlarca doların büyük bir kısmının kaynağı belirsiz.
Trump ve Destekçileri: Yeni Bir Ekonomik Dönem
Trump’a en büyük bağış desteğini Elon Musk, Steve Schwarzman ve Jeff Yass gibi milyarder yatırımcılar verdi. Musk’ın, Trump’a sadece 118 milyon dolar bağış yapmakla kalmayıp, X platformunun algoritmik kontrolü sayesinde seçmenleri manipüle ettiği iddia ediliyor. Foroohar’a göre Trump’ın vaat ettiği ekonomik politikalar bu bağışçıların çıkarlarına doğrudan hizmet edecek.
Ekonomik Vaatler ve Çelişkiler
Trump’ın kampanyasında ABD imalat sektörüne destek, ithalat vergilerinin kaldırılması ve daha fazla ekonomik büyüme vaatleri dikkat çekti. Ancak Foroohar, Trump’ın vaatlerinin yatırımcıların kısa vadeli çıkarlarına hizmet edeceğini ve ABD ekonomisinde uzun vadede ciddi riskler yaratacağını öngörüyor.
Büyük Risk: Elon Musk Faktörü
Foroohar, Musk’ın Trump’la olan ilişkisini “tehlikeli bir ittifak” olarak nitelendiriyor. Musk’ın sadece finansal gücü değil, aynı zamanda medya ve uluslararası politikadaki etkisi de ABD için risk teşkil ediyor. Wall Street Journal’ın iddialarına göre Musk, Rus yetkililerle düzenli temas halinde ve bu temaslar ABD’nin ulusal güvenliği açısından tehdit oluşturabilir.
Foroohar’a göre Trump’ın yeniden başkan seçilmesi, ABD’nin küresel liderlik rolünü zayıflatacak bir dönemin habercisi. Ekonomik büyüme vaatleri, şirket çıkarlarının ön planda olduğu bir yönetim anlayışıyla şekillenecek ve bu, uzun vadede ABD için ciddi bir tehdit oluşturabilir.
