Lübnan, siber saldırılarla bir kez daha sarsıldı. Hizbullah üyeleri tarafından kullanılan çağrı cihazlarına yönelik bir saldırı, ülkenin güneyinde ve başkent Beyrut’un banliyölerinde büyük bir paniğe yol açtı. Siber saldırı sonucu patlatılan çağrı cihazları, en az 9 kişinin ölümüne, 2.800 kişinin ise yaralanmasına neden oldu.
Patlamalar Nasıl Gerçekleşti?
Yerel saatle 15:30 civarında, Lübnan’ın çeşitli bölgelerinde başlayan patlamalar, özellikle Bekaa Vadisi, Dahiye banliyöleri ve güney Lübnan’da yoğunlaştı. Görgü tanıkları, patlamaların cihazlardan gelen bip seslerinin hemen ardından yaşandığını belirtti. Bu sesler, cihazı taşıyan Hizbullah üyelerini cihazlarını kontrol etmeye yöneltti ve ellerine ya da yüzlerine yakın tuttukları anda patlamalar meydana geldi.
Patlamaların Boyutu
Patlamalar, cihazları kullanan kişiler üzerinde doğrudan etki yarattı. Reuters tarafından incelenen görüntülere göre, bu patlamalar geniş çaplı bir yıkım yaratmadı, ancak cihazları taşıyan bireylerin yaralanmasına ve ölümlerine neden oldu. Süpermarket güvenlik kameralarına yansıyan görüntülerde, patlamaların çevrede büyük bir hasar yaratmadığı, yalnızca cihazı taşıyan kişileri etkilediği gözlemlendi. Hastanelerden alınan görüntülerde ise yaralıların yüzlerinde, ellerinde ve bacaklarında ciddi yaralar olduğu görüldü. Bazı kurbanlar parmaklarını kaybederken, kimileri de patlamanın etkisiyle vücutlarında derin yanıklar yaşadı.
Çağrı Cihazları Neden Patladı?
Bu çağrı cihazlarının patlamasına neyin sebep olduğu henüz kesinlik kazanmadı. Hizbullah, cihazların patlaması üzerine bir “güvenlik ve bilimsel” soruşturma başlattığını duyurdu. Diplomatik ve güvenlik kaynakları, patlamaların cihazların bataryalarının aşırı ısınması nedeniyle meydana gelmiş olabileceğini öne sürdü. Ancak, Newcastle Üniversitesi’nde lityum iyon piller konusunda uzman olan Paul Christensen, bataryaların patlamalarının böyle bir hasar yaratmasının düşük ihtimal olduğunu belirtti. Christensen, bu cihazların patlayıcı bir düzeneğe sahip olabileceği şüphesini dile getirerek, cihazlara eklenen bir elektronik saldırı veya dış müdahalenin daha olası olduğunu ifade etti.
MOSSAD İddiaları: İsrail Saldırısı mı?
Patlamaların ardından MOSSAD‘ın bu saldırının arkasında olduğuna dair ciddi iddialar ortaya atıldı. Lübnanlı dijital haklar örgütü SMEX, İsrail’in bu cihazlara dışarıdan müdahale etmiş olabileceğini belirtti. SMEX’in açıklamasına göre, cihazlar Hizbullah’a ulaşmadan önce elektronik olarak kurcalanmış ya da içine patlayıcı düzenekler yerleştirilmiş olabilir. Bu olasılık, daha önce de kişisel cihazlara patlayıcı yerleştirerek düşmanlarını hedef aldığı bilinen MOSSAD’ı işaret ediyor.
Rise and Kill First adlı kitapta da İsrail istihbaratının benzer saldırılar düzenlediği anlatılıyor. Kitapta, İsrail’in daha önce de düşmanlarını hedef almak için kişisel cihazlara patlayıcılar yerleştirdiği ve siber saldırılarla cihazları patlattığına dair örnekler yer alıyor. Bu olaydaki çağrı cihazlarının da benzer bir saldırının parçası olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.
Patlamalar Hangi Cihazlarda Gerçekleşti?
Patlayan cihazlar, Tayvan merkezli bir üretici olan Gold Apollo tarafından üretilmiş modellerdi. Bu cihazlar, Hizbullah tarafından düşük teknolojili iletişim aracı olarak kullanılmaya başlanmıştı. Güvenlik kaynaklarına göre, bu cihazların ikisi ABD, biri ise Tayvan menşeli şirketler tarafından üretilmişti. Çağrı cihazlarının Hizbullah tarafından son aylarda ithal edildiği ve cihazların bataryalarının aşırı ısınması nedeniyle patladığı ihtimali de değerlendiriliyor. Ancak, SMEX ve diğer uzmanlar, cihazların İsrail tarafından siber saldırıya uğradığına dair daha güçlü bulgular olduğunu belirtiyor.
Lübnan’dan İlk Tepkiler
Lübnan Dışişleri Bakanlığı, patlamaları “İsrail’in siber saldırısı” olarak nitelendirirken, bu sonuca nasıl ulaşıldığı konusunda net bir açıklama yapılmadı. Bakanlık, İsrail’in bu saldırıyla Lübnan’ın egemenliğini ihlal ettiğini vurguladı. Ayrıca, Lübnan Eğitim Bakanlığı, patlamalar sonrası ülkede bir gün süreyle eğitime ara verildiğini açıkladı.
Öte yandan, İsrail Dış İstihbarat Servisi MOSSAD ve İsrail ordusu, olayla ilgili bir açıklama yapmayı reddetti. ABD Dışişleri Bakanlığı da olayla hiçbir ilgilerinin olmadığını ve sorumlulara ilişkin değerlendirme yapmayacaklarını belirtti.
İran ve Diğer Ülkelerin Tepkileri
Olay, yalnızca Lübnan’da değil, uluslararası alanda da büyük yankı uyandırdı. İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, olayın İsrail’in bir terör eylemi olduğunu söyleyerek, İsrail’i kınadı. Türkiye’den AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik de saldırıya tepki göstererek, “İsrail, savaşın sınırlarını genişletmek istiyor” açıklamasında bulundu.