Avrupa’ya Buz Kestiren Haber: Rusya Doğalgaz Akışını Kesti
Yeni yılın ilk saatlerinde, Rusya’nın Avrupa’ya doğalgaz ihracatı, Ukrayna üzerinden geçen Sovyet dönemi boru hatları aracılığıyla durduruldu. Transit anlaşmasının sona ermesi ve Moskova ile Kiev arasındaki anlaşmazlık nedeniyle gaz akışı tamamen kesildi. Bu durum, Avrupa enerji piyasasında büyük yankı uyandırdı.
Tarihi Bir Dönüm Noktası
Ukrayna Enerji Bakanı German Galushchenko, kesintiyle ilgili şu açıklamayı yaptı:
“Rus gazının geçişini durdurduk. Bu, tarihi bir olay. Rusya, Avrupa pazarlarını kaybediyor ve mali kayıplarla karşı karşıya kalacak.”
Gaz akışının durdurulması, Rusya’nın 2014’te Kırım’ı ilhak etmesiyle başlayan on yıllık gergin ilişkilere son noktayı koydu. Ukrayna, 2015 yılında Rus gazı alımını durdurmuş ve Şubat 2022’de başlayan savaş nedeniyle yeni bir anlaşma yapılmayacağını açıkça belirtmişti.
Rusya ve Avrupa İçin Ekonomik Kayıplar
Gaz akışının durdurulmasının ekonomik sonuçları hem Rusya hem de Ukrayna için büyük olacak:
- Ukrayna, yılda yaklaşık 800 milyon dolar transit ücreti kaybedecek.
- Gazprom, yaklaşık 5 milyar dolar gaz satış geliri kaybına uğrayacak.
Alternatif Rotalar ve Avrupa’nın Tepkisi
Rusya, doğalgaz ihracatını Karadeniz’den geçen TurkStream boru hattı üzerinden sürdürüyor. Bu hat, hem Türkiye’nin iç pazarına hem de Macaristan ve Sırbistan gibi Orta Avrupa ülkelerine gaz sağlıyor. Ancak, Avrupa Birliği, Ukrayna’daki savaşın ardından Rus enerjisine bağımlılığını azaltmak için alternatif enerji kaynaklarına yönelmiş durumda.
- Slovakya ve Avusturya, Rus gazına olan bağımlılığı azaltmak için yeni tedarik yolları oluşturdu.
- Moldova, en çok etkilenen ülkelerden biri olarak, gaz tüketimini üçte bir oranında azaltmayı planladığını açıkladı.
Gazprom ve Ukrayna’nın Açıklamaları
Gazprom, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada şunları belirtti:
“Ukrayna’nın transit anlaşmaları yenilemeyi açıkça reddetmesi nedeniyle, 1 Ocak 2025 itibarıyla Ukrayna topraklarından gaz tedarik etme imkanı sona ermiştir.”
Ukrayna Enerji Bakanlığı ise bu kararın “ulusal güvenlik çıkarları” doğrultusunda alındığını açıkladı.
