Arap Baharı’ndan Suriye’ye: Geçmişin Dersleri ve Yeni Dönem

Esad rejiminin çöküşüyle, Suriye’de yeni bir dönem başladı. Arap Baharı’ndan alınan dersler ışığında, ülkenin geleceği hala belirsizliğini koruyor.

The New York Times, 2011’de Arap Baharı devrimlerinden geçen Mısır, Libya, Tunus ve Yemen örneklerini inceleyerek, Esad rejiminin çöküşü sonrası Suriye’de yaşanabilecek senaryoları değerlendirdi.

Arap Baharı ve Suriye: Farklı Bir Dinamik

Arap Baharı’nın diğer ülkelerinde otoriter liderler hızla devrilirken, Suriye’de protestolar 13 yıl süren yıkıcı bir iç savaşa dönüştü. Yüz binlerce kişinin hayatını kaybettiği ve milyonlarca insanın yerinden edildiği bu süreçte ülke rakip gruplar arasında bölündü.

Esad rejiminin düşmesi, bu iç savaşa son verebilecek bir dönüm noktası olabilir. Ancak, geçmiş örnekler bu tür geçiş süreçlerinin karmaşık ve riskli olduğunu gösteriyor.

Geçiş Sürecindeki Riskler ve Güç Dengeleri

  • İslamcı Gruplar: Esad sonrası dönemde en güçlü muhalif grup olan Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ), diğer muhalif gruplarla işbirliği yapmak zorunda. Ancak HTŞ’nin geçmişteki radikal bağlantıları, azınlık gruplar arasında güvensizlik yaratıyor.
  • Yabancı Müdahale: ABD, Türkiye, İran ve Rusya gibi aktörlerin Suriye’deki nüfuz mücadelesi, yeni dönemde iç çatışmaları uzatma potansiyeline sahip.
  • Azınlıkların Durumu: Hristiyanlar, Dürziler ve Aleviler gibi gruplar, yeni hükümetin kendilerini koruyup koruyamayacağı konusunda endişeli.

Arap Baharı Ülkelerinin Dersleri

  • Mısır: Devrim sonrası askeri liderlerin kontrolü ele alması ve demokratik süreçlerin baltalanması, siyasi kaosa yol açtı.
  • Libya: Rakip milis gruplar arasındaki çatışmalar, ülkenin bölünmesine ve iç savaşa neden oldu.
  • Yemen: İktidar boşluğu İran destekli Husi hareketine alan yaratarak yeni bir iç savaşı tetikledi.
  • Tunus: Arap Baharı’nın en başarılı örneği olarak görülen Tunus, zamanla otoriter bir yönetime geri döndü.

Suriye İçin Farklı Bir Yol Mümkün mü?

Suriye’nin yıllar süren acılarının, ülkedeki farklı gruplar arasında uzlaşma ve mobilizasyon konusunda yeni bir bilinç oluşturabileceği değerlendiriliyor. Chatham House uzmanı Sanam Vakil, Suriyelilerin bu süreçte daha uzun süre hazırlık yapma fırsatı bulduğunu belirtiyor:

“Suriye için bu durumu farklı kılan şey, yıllar süren acının öğrenme ve mobilizasyon fırsatlarını artırmasıdır.”

Suriye’nin Geleceği: Olası Senaryolar

  1. Merkezi Yönetim: HTŞ’nin liderliğinde bir geçiş hükümeti kurulabilir, ancak bu durum diğer grupların desteği olmadan sürdürülebilir görünmüyor.
  2. Bölgesel Yönetimler: Ülke farklı gruplar arasında bölünebilir ve Libya benzeri bir senaryo oluşabilir.
  3. Yabancı Müdahale: İran, Rusya ve ABD gibi aktörlerin etkisiyle uzun sürecek bir vekalet savaşı ihtimali mevcut.
  4. Uzlaşmacı Geçiş: Suriye’de uzun süreli iç savaş deneyimi, uzlaşmacı bir yönetim modeline kapı aralayabilir.

Haber Merkezi tarafından yazılan bu haberi beğendiyseniz bunları da beğenebilirsiniz

web sitesi uygulama / geliştirme: