CHP Kurultayı’nda Demokrasi Vurgusu: İmamoğlu’na Temsili Koltuk
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), siyasi tarihinin en kritik dönemlerinden birine tanıklık ediyor. 21. Olağanüstü Kurultay, Türkiye’nin dört bir yanından gelen delegelerin katılımıyla Ankara’da başladı. Bu kurultay, yalnızca bir liderlik seçimi değil, aynı zamanda partinin geleceğine dair güçlü mesajların verileceği bir platform olarak öne çıkıyor.
Kurultayda üç aday yarışması bekleniyordu: Genel Başkan Özgür Özel, eski milletvekili Berhan Şimşek ve Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal. Ancak kurultayın başlamasının hemen ardından Uysal sürpriz bir açıklamayla adaylıktan çekildiğini duyurdu.
Ümit Uysal Adaylıktan Neden Çekildi?
Ümit Uysal yaptığı açıklamada, CHP’nin birlik ve beraberliğini zedelememek adına adaylık yarışından çekildiğini belirtti. Uysal, açıklamasında üç temel motivasyonla yola çıktığını vurguladı: Hükümetin partisine yönelik baskılarına karşı durmak, yönetim anlayışını güçlendirmek ve CHP’nin halkla daha güçlü bir bağ kurmasını sağlamak.
Ancak kurultay sürecine dair bazı gelişmelerin ardından, “Partimi yıpratmamak için bu yarışı sürdürmeme kararı aldım” diyerek adaylık sürecini sonlandırdığını ifade etti. Bu karar, partililer tarafından olgunluk ve sorumluluk örneği olarak değerlendirildi.
Özgür Özel: “Bu Kurultay CHP’nin Direnişidir”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kürsüye çıktığında salonu dolduran delegelere etkileyici bir konuşma yaptı. Özel, konuşmasında sadece partinin değil, aynı zamanda Türkiye demokrasisinin savunulması gerektiğini vurguladı. AK Parti iktidarının baskıcı uygulamalarına karşı CHP’nin kararlı duruşunun bu kurultayla bir kez daha sergilendiğini söyledi.
Konuşmasında özellikle Ekrem İmamoğlu’na yönelik operasyonlara dikkat çeken Özel, “Saraçhane’ye kayyum atamaya cesaret edenler, milletin iradesine çarpmıştır” diyerek salondan büyük alkış aldı.
İmamoğlu’na Temsili Koltuk
Kurultay salonunda dikkat çeken detaylardan biri de Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu için ayrılan temsili koltuk oldu. CHP delegeleri, bu sembolik hareketle hem İmamoğlu’na hem de demokrasiye sahip çıkıldığını güçlü bir şekilde ifade etti. Koltuğun hemen yanına eski genel başkanlardan Altan Öymen ve Murat Karayalçın yerleştirildi.
CHP’nin Kayyum Karşıtı Duruşu
Parti yönetimi, olası bir kayyum atamasına karşı direniş göstermek amacıyla kurultayın toplanmasına karar vermişti. CHP, bu hamlesiyle sadece siyasi bir pozisyon almakla kalmadı, aynı zamanda hukuk dışı müdahalelere karşı meşru zeminde mücadele edeceğini de ilan etti.
Konuşmasında partinin kuruluş ilkelerine atıfta bulunan Özgür Özel, “CHP kurucu bir partidir ve demokrasiyi inşa eden iradenin ta kendisidir” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin Yeni Siyasi İklimi
Kurultayda verilen mesajlar, sadece CHP’nin değil, aynı zamanda Türkiye’nin siyasal geleceğine dair ipuçları taşıyor. Belediye başkanlarının artan performansı, partiye olan halk desteğini artırırken, yapılan son anketlerde CHP’nin Türkiye’nin birinci partisi konumuna yükseldiği belirtiliyor.
Özgür Özel, “Bu sadece bir kurultay değil, bu bir halk hareketidir. Bu salonda sadece delegeler değil, Türkiye’nin umudu var” sözleriyle partililere ve kamuoyuna seslendi. Aynı zamanda erken seçim mesajı da veren Özel, “Millet sandığı bekliyor, biz de hazırız” dedi.
Siyasi Yasaklar ve Yargı Operasyonları
Kurultay sürecinde en çok tartışılan konulardan biri de CHP’li siyasetçilere yönelik açılan davalar oldu. Özel, konuşmasında beş ayrı davada siyasi yasak ve uzun hapis cezaları talep edilen partililerin yaşadığı baskıya dikkat çekti. Bu davaların hukuki değil, siyasi operasyonlar olduğunun altını çizdi.
RTÜK ve TRT gibi kamu kurumlarının iktidar lehine araçsallaştırıldığını vurgulayan Özel, muhalefete yönelik baskıların artık meşruiyet sınırını çoktan aştığını ifade etti.
Yeni Dönemin Ayak Sesleri
Özgür Özel, konuşmasını gençlere, kadınlara ve toplumsal muhalefetin tüm temsilcilerine çağrıyla tamamladı. “Artık sadece direnmeyeceğiz, yöneteceğiz” diyen Özel, önümüzdeki süreçte CHP’nin Türkiye’yi yönetmeye hazır olduğunu vurguladı.
Delegelerin yüzde 96 gibi yüksek bir katılım oranıyla kurultaya gelmesi, tabanın motivasyonunun ne kadar yüksek olduğunu da gözler önüne serdi. Partililer, bu motivasyonla hem yerel yönetimlerde başarıyı sürdürmeyi hem de genel seçimlerde iktidara yürümeyi hedefliyor.