Menajer Ayşe Barım’dan Cezaevinden Çarpıcı Mektup: “Yaşamak İstiyorum”
Menajer Ayşe Barım, Silivri Cezaevi’nden yazdığı mektupta sağlık durumunu ve yaşadığı zorlu süreci kamuoyuyla paylaştı. Barım, ani ölüm riski altında bulunduğunu vurgulayarak, “Yaşamak istiyorum” diyerek dikkat çekti. Gezi Parkı olaylarının planlayıcılarından olduğu iddiasıyla hakkında başlatılan soruşturma kapsamında Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme suçlamasıyla tutuklu olan Barım, cezaevinde yaşadığı sağlık sorunlarının ağırlaştığını açıkladı.
Sağlık Raporları ve Cezaevi Koşulları
Barım, hastalıklarının resmi raporlarla belgelenmiş olduğunu belirtti. Silivri Devlet Hastanesi, İstanbul Mehmet Akif Ersoy Göğüs ve Damar Cerrahisi Hastanesi ve Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi tarafından düzenlenen raporlarda, Barım’ın sağlık durumunun ciddi olduğu kaydedildi. Bu raporlara göre, Barım 6 ayrı kalp hastalığı ve beyninde stentli 2 anevrizma ile birlikte, cezaevi sürecinde oluşan yeni ve müdahale edilememiş anevrizma nedeniyle sürekli ani ölüm riski altında yaşıyor.
Barım, cezaevi koşullarında 30 kilo kaybettiğini, ağır kas yıkımı yaşadığını ve kilo kaybının devam ettiğini açıkladı. Ayrıca yaşadığı kaygı bozukluğu ve panik ataklar bu riski daha da artırıyor. Son 3 ayda kalp rahatsızlığının ilerlediğini gösteren 6 baygınlık geçirdiğini belirtti.
Tek İsteği: Yaşam Hakkının Korunması
Barım, Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi’nin 2 Temmuz 2025 raporu ve Türk Tabipler Birliği Bilim Kurulu’nun 14 Ağustos 2025 raporu ile cezaevi koşullarının sağlık sorunlarını ağırlaştırdığını ve ölüm riskini artırdığını vurguladı. Uzmanlar, Barım’ın yaşadığı kalp ve beyin rahatsızlıkları için gerekli tedavi ve tetkiklerin ileri teknolojik merkezlerde bile ciddi risk taşıdığını belirterek, hayati risklerin önüne geçebilmek için Barım’ın seçtiği hekimler tarafından acilen tedavi edilmesi gerektiğini ifade etti.
Barım, mektubunda şunları söyledi: “Benim tek isteğim yaşam hakkımın korunmasıdır. Tutuksuz yargılanabilecekken cezaevinde hayatımı kaybedersem bunun sorumluluğu kimdedir? Haksız yere atılan iftiralarla elimden alınan hayatımın geri verilmesini talep ediyorum. Adaletin bir an önce tecelli etmesini istiyorum ve sesimi kamuoyunu vicdanına teslim ediyorum. Devletime ve adalete inancımı kaybetmeden YAŞAMAK istiyorum.”
Vicdan Çağrısı ve Kamuoyu
Ayşe Barım’ın mektubu, hem sağlık hem de hukuk açısından önemli bir vicdan çağrısı olarak değerlendiriliyor. Cezaevinde yaşanan sağlık krizleri ve hukuki süreçler, kamuoyunda tartışma yarattı. Barım, toplumun dikkatini yaşam hakkı ve adaletin sağlanması konularına çekmek için bu mektubu yazdığını ifade etti.
