Euro’dan Yeni Hamle: Ticaret İyimserliği Pariteyi Uçurdu

Avrupa para birimi euro, ABD ile Japonya arasında varılan anlaşmanın ardından güçlü bir yükseliş trendine girdi. Bu gelişme, Avrupa Birliği ile ABD arasında da benzer bir ticaret mutabakatının olabileceği yönündeki umutları artırırken, euro/dolar paritesi 1,17 seviyesinin üzerinde işlem görerek son yılların en yüksek noktasına yaklaştı. Özellikle Ağustos 2021’den bu yana bu seviyelerde görülmeyen bir fiyatlama, küresel piyasalarda dikkat çekti.

Transatlantik Ticarette Yeni Dönem mi?

ABD’nin Japonya ile “makul düzeyde” bir ticaret anlaşması imzalaması, Avrupa Birliği için de benzer şartların gündeme gelebileceği beklentisini doğurdu. Bu beklenti ise doğrudan euro’nun değer kazanmasını sağladı. Ancak bu iyimser havaya rağmen, Avrupa tarafı temkinli. Zira Brüksel, 1 Ağustos’a kadar görüşmelerde bir ilerleme sağlanmaması halinde ABD’ye karşı önlemler hazırlayacağını duyurdu. Bu nedenle Washington ile Brüksel arasında yeniden başlayan tarife müzakereleri öncesinde yatırımcılar temkinli bir tutum içinde.

Avrupa Merkez Bankası’nın Hamlesi Merakla Bekleniyor

Piyasaların gözü şimdi Perşembe günü yapılacak Avrupa Merkez Bankası (ECB) toplantısına çevrilmiş durumda. ECB’nin, art arda yaptığı sekiz faiz indiriminin ardından bu toplantıda herhangi bir faiz değişikliğine gitmesi beklenmiyor. Ancak ABD’nin uyguladığı yüksek tarifeler ve euro’nun güçlenmesinin ekonomik etkileri gündeme alınacak. Para piyasalarında Aralık ayına kadar 25 baz puanlık bir indirim kesin olarak fiyatlanmış durumda. Üstelik bu indirimin Eylül ayında gelme ihtimali %50 olarak değerlendiriliyor.

Euro/TL’de Dalgalanma Sürüyor

Yurt içi piyasada ise Euro/TL kuru, gün içinde önemli hareketler sergiliyor. Şu an itibarıyla 47,5020 TL seviyesinden işlem gören euro, gün içinde en düşük 47,4081 TL, en yüksek ise 47,6117 TL seviyelerini gördü. Bu da yatırımcıların dövizdeki oynaklığı dikkatle izlediğini gösteriyor.

Diğer Döviz Kurlarında Son Durum

Piyasalarda Belirsizlik Sürüyor

Küresel ticaret dengelerindeki değişim, döviz piyasalarındaki hassasiyeti artırıyor. Özellikle ABD ve AB arasındaki gelişmeler, yatırımcıların portföylerini yeniden şekillendirmelerine neden olabilir. Bunun yanında, ECB’nin açıklamaları ve faiz politikası da yılın geri kalanında euro’nun yönünü tayin edecek önemli faktörler arasında yer alıyor.