The Economist: Almanya Seçimleri Ülkenin Derin Bölünmüşlüğünü Gösteriyor

Almanya, 23 Şubat’ta yeni şansölyesini seçmek için sandık başına gidiyor. Ancak The Economist’in analizine göre, seçim öncesi yapılan anketler ülkenin siyasi bölünmüşlüğünün Soğuk Savaş döneminin izlerini taşıdığını gösteriyor. Batıda CDU/CSU’nun liderliği sürerken, doğuda aşırı sağcı AfD’nin yükselişi dikkat çekiyor.

Alman Seçmeni Kararsız: “Hiçbiri” Seçeneği Olsa En Çok Oyu Alırdı

The Economist‘in analizine göre, seçmenler arasında büyük bir kararsızlık hakim. Almanların sadece %40’ı Hristiyan Demokrat Birliği (CDU) lideri ve muhtemel yeni şansölye Friedrich Merz’i ülkeyi yönetmeye uygun biri olarak görüyor. Rakiplerinin oranları ise daha da düşük.

Ülkede gerileyen ekonomi ve göç konusundaki tartışmalar, seçmenler arasında ciddi bir ayrışmaya yol açtı. YouGov’un yeni anketine göre, her beş Alman’dan ikisi 2021’de oy verdiği partiyi değiştirmeyi düşünüyor.

Seçmen Hareketliliği: CDU/CSU Güçleniyor, “Trafik Işığı Koalisyonu” Kan Kaybediyor

The Economist’in analizine göre, Almanya’nın mevcut siyasi yapısı büyük bir değişim sürecinde. Şansölye Olaf Scholz’un liderliğindeki Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve iş dünyası yanlısı Özgür Demokratik Parti (FDP) koalisyonu, Kasım ayında çökmüştü.

• CDU ve Bavyera’daki kardeş partisi CSU, seçimlerden en kârlı çıkan taraf oldu.
• SPD ve FDP ciddi oy kaybı yaşıyor. Ankete katılanların %5’i SPD’den uzaklaşarak CDU/CSU’ya oy vereceğini söylüyor.
• FDP’nin beklenen oy oranı ise dibe vurmuş durumda ve meclis dışında kalabilirler.

Bu gidişat, CDU/CSU ittifakının seçimleri kazanma ihtimalini güçlendiriyor.

AfD’nin Yükselişi ve Büyük Partilerin “Brandmauer” Stratejisi

The Economist’in analizine göre, 2021’den bu yana en çok güçlenen parti aşırı sağcı Almanya İçin Alternatif (AfD) oldu. Son seçimlerde %10 oy alan AfD, anketlerde oy oranını %20’ye çıkararak tarihinin en iyi sonucunu almaya yakın.

• AfD’nin yükselişinin ana nedeni, eski CDU seçmenleri ve daha önce sandığa gitmeyen kesimlerden aldığı destek.
• Ancak, büyük partiler “Brandmauer” (Güvenlik Duvarı) stratejisi doğrultusunda AfD ile işbirliği yapmama kararı aldı.
• Bu nedenle AfD’nin hükümete girme ihtimali oldukça düşük.

Demografi: Seçmen Tercihlerindeki En Büyük Etken Yaş

The Economist, Stack Data Strategy anket şirketinin verilerine dayanarak, Alman seçmenlerin yaş, eğitim ve bölgesel faktörlere göre nasıl oy verdiğini analiz etti.

• Yaşlı seçmenler, CDU/CSU veya SPD’ye daha yatkın.
• 75 yaş ve üzeri bir seçmenin CDU’ya oy verme ihtimali, genç bir seçmene göre %13 daha yüksek.
• Emekliler Scholz’un SPD’sine %3 daha yakın.
• Genç seçmenler ise ana akım partilerden uzaklaşıyor ve AfD, Yeşiller, FDP ve Sol Parti gibi daha radikal partilere yöneliyor.

Özellikle eski Doğu Almanya’da AfD’nin güçlü olması, Soğuk Savaş dönemindeki ayrışmanın hâlâ etkisini sürdürdüğünü gösteriyor.

Berlin’de Seçim Öncesi Büyük Protestolar

Berlin’de Brandenburg Kapısı önünde, yüz binlerce kişi “Nazilere Karşı Yüksek Sesle” sloganıyla gösteri düzenledi. The Economist, bu protestoların Almanya’daki siyasi kutuplaşmanın bir yansıması olduğunu belirtiyor.

• Doğudaki 48 seçim bölgesinin 45’inde AfD önde.
• Batıdaki 247 seçim bölgesinin 220’sinde CDU/CSU birinci parti.
• SPD ise kent merkezlerinde etkisini sürdürüyor.

CDU’nun Zaferi Kesin Gibi Ama Koalisyon Krizi Kapıda

The Economist’e göre, CDU/CSU ittifakının seçimlerden birinci çıkma ihtimali %99’un üzerinde. Ancak koalisyon görüşmeleri en az iki ay sürecek.

Yeni şansölye olması beklenen Merz, seçim sonrası popülistleri iktidardan uzak tutma konusunda Almanya’nın son şansı olabileceğini belirtiyor.

Almanya’nın Ekonomik Zorlukları: Seçmenin En Büyük Endişesi

The Economist, seçim sürecinde ekonomik sorunların seçmen üzerinde büyük etkisi olduğunu vurguluyor. Deutsche Welle’nin derlediği verilere göre:

• Gıda fiyatları 2020’den bu yana %30’un üzerinde arttı.
• Her gün 20 binden fazla kişi, gıda yardımı almak için kuyrukta bekliyor.
• Almanya’da 1380 euro’nun altında kazananlar yoksulluk riski altında ve bu durumdan etkilenenlerin oranı %16.
• Büyük şehirlerde kira fiyatları hızla yükseliyor ve maaşının üçte birinden fazlasını kiraya ayıranlar yoksulluk riskiyle karşı karşıya.
• Hükümet yılda 400 bin yeni konut inşa etmek istiyor, ancak geçen yıl sadece 245 bin konut tamamlanabildi.
• Sağlık sektöründe ciddi açık var: Bir doktor yılda 4500’den fazla hastayı tedavi etmek zorunda kalıyor.
• Makinist açığı devasa boyutlarda: Almanya yılda 10 bin makiniste ihtiyaç duyuyor ancak mevcut eğitim programları sadece 300 kişiyi mezun edebiliyor.

Almanya Seçimlerinde Tarihi Dönemeç

The Economist, Almanya’daki seçimlerin sadece bir hükümet değişikliği meselesi olmadığını, aynı zamanda ülkenin ekonomik ve siyasi geleceğini şekillendirecek bir dönüm noktası olduğunu belirtiyor. CDU/CSU’nun kazanma ihtimali yüksek olsa da, koalisyon görüşmelerinin uzun ve zorlu geçeceği kesin.