Friedrich Merz: Almanya’nın Yeni Lideri Olması Beklenen Siyasetçi Aşırı Sağ ile Flört mü Ediyor?
Friedrich Merz, Almanya’nın Hristiyan Demokrat Birlik Partisi’nin (CDU) tanıdık bir yüzü. Siyasi kariyeri boyunca hiçbir zaman heyecan verici bir isim olarak öne çıkmasa da son dönemdeki çıkışlarıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Özellikle aşırı sağ ile göçmenlik yasaları konusunda yaptığı işbirliği, Almanya siyasetinde büyük bir tartışmayı tetikledi.
Merkel’in Merkezci Siyasetinden Kopuş
Merz’in göçmenlik yasalarını sıkılaştırma önerisi, Merkel’in merkezci politikalarından net bir kopuş olarak yorumlanıyor. Bu hamle, Almanya için Alternatif (AfD) partisiyle doğrudan işbirliği iddialarını da beraberinde getirdi. Ancak Merz, AfD ile doğrudan işbirliği yapmadığını savunsa da bu durum protestolara yol açtı ve bizzat Angela Merkel tarafından iki kez kınandı.
Eleştiriler, bu hamlenin yalnızca aşırı sağa fayda sağladığı yönünde. Destekçileri ise aksine, Merz’in aşırı sağdan seçmen kopardığını iddia ediyor.
Siyasi Hayatındaki Dönüm Noktaları
1955 yılında Batı Almanya’nın Brilon kentinde doğan Merz, Katolik muhafazakâr bir ailede büyüdü. Babası yerel mahkemede hâkim olarak görev yaparken, eşi Charlotte da halen hâkim olarak çalışıyor.
Siyasi kariyerine oldukça erken yaşlarda adım atan Merz, genç yaşta Hristiyan Demokrat Parti’ye (CDU) katıldı. 1989’da Avrupa Parlamentosu’na seçilerek siyasetteki yükselişini sürdürdü. Avrupa Parlamentosu’ndan Almanya siyasetine geçerek, partinin gelenekçi kanadında dikkat çekmeye başladı.
Friedrich Merz’in kariyerindeki en büyük dönüm noktalarından biri, 90’larda Angela Merkel ile liderlik mücadelesine girişmesiydi. Merkel’e karşı kaybettiği bu yarış, siyasetten kısa süreli çekilmesine neden oldu. Bu dönemde finans ve şirket hukuku alanında çalışarak, uluslararası şirketlerde yönetim kurulu üyelikleri yaptı ve söylentilere göre özel sektördeki yılları onu milyoner yaptı.
Göçmenlik Yasalarında Sert Tavır
Friedrich Merz’in son dönemdeki siyasi duruşu, özellikle göç politikalarındaki sert tutumu ile dikkat çekiyor. Geçtiğimiz ay, göçmenlik yasalarını sıkılaştıracak bir önerge sundu ve bu durum Merz’in aşırı sağcı AfD ile işbirliği yaptığı iddialarını beraberinde getirdi.
Merz, bu işbirliğini reddetse de Alman kamuoyundaki tepkiler büyüdü. Bazı siyasi gözlemciler, bu hamlenin Merz’in koalisyon ortakları arasında güven sorununa neden olabileceğini söylüyor.
Seçim Kampanyası ve Koalisyon İhtimali
Almanya, 23 Şubat’ta yapılacak federal seçimlere hazırlanırken, Merz’in söylemleri seçim kampanyasında önemli bir rol oynuyor. Siyasi kariyerinin uzun süredir bittiği düşünülen Merz, yeniden sahneye çıkarak bu kez şansölyelik koltuğunu hedefliyor.
Berlin’de düzenlenen toplantıda dış politika mesajlarını veren Merz, bu noktaya uzun ve dolambaçlı bir yolla ulaştığını vurguladı. Ancak bu süreçte gelenekçi ve sağcı söylemleri daha fazla öne çıkararak Merkel döneminden belirgin şekilde farklı bir çizgi izlemeye başladı.
AfD ile İşbirliği İddiaları ve Tepkiler
Merz, AfD ile açık bir işbirliği yapmadığını belirtse de bu tür iddialar kamuoyunda yaygın şekilde tartışılıyor. Özellikle gençler ve kadınlar arasında popüler olmadığına dair yapılan anketler, bu politikaların etkisini gözler önüne seriyor.
Destekçileri ise Merz’in yetenekli bir hatip ve donanımlı bir düşünür olduğunu savunarak, onun geleneksel Alman değerlerini yeniden canlandırmaya çalıştığını söylüyor.
Brüksel ve Almanya’nın Geleceği
Brüksel’deki bazı AB diplomatları, Friedrich Merz’in iktidara gelme ihtimalini endişeyle beklediklerini ifade ediyor. Bir diplomat, “Almanya’nın siyasi çıkmazdan kurtulması ve yeniden harekete geçmesi gerekiyor” diyerek, seçim sonuçlarının Almanya’nın geleceği için kritik olduğunu vurguluyor.