FBI Yıllar Önce Uyardı, Fransa Harekete Geçmedi: 299 Çocuğu İstismar Eden Cerrahın Davası Başlıyor
Fransa, tarihinin en büyük çocuk istismarı davasıyla sarsılıyor. 73 yaşındaki cerrah Joël Le Scouarnec, 299 genç ve çocuk hastasına cinsel istismar suçlamasıyla bu ay mahkemeye çıkacak. Bretonya’da görülecek dava, Fransa’da çocuk güvenliği politikalarını yeniden tartışmaya açtı.
Cerrahın, yıllar boyunca kamu ve özel hastanelerde görev yaparken ameliyat sonrası nekahat odasında, hastane yataklarında ve hastalar anestezi altındayken çocuklara cinsel saldırıda bulunduğu iddia ediliyor.
FBI’ın Uyarıları Göz Ardı Edildi
Le Scouarnec’in istismarları, 1989’dan 2014’e kadar uzanıyor. The Guardian’ın haberine göre, FBI, 2004 yılında dark web’de dolaşan çocuk istismarı görüntüleri nedeniyle Fransız yetkilileri Le Scouarnec hakkında uyardı.
Fransız makamları, 2005 yılında Le Scouarnec’i dört yıl ertelenmiş hapis cezasına çarptırdı. Ancak bu ceza, cerrahın çocuklarla çalışmasını engellemedi. Aksine, prestijli işlerde görev almaya devam etti.
Cerrahın istismarları arasında apandisit operasyonlarına giren çocukların hedef alınması dikkat çekiyor.
Rekor Sayıda Mağdur
Le Scouarnec, 158’i erkek, 141’i kadın olmak üzere toplam 299 hastaya tecavüz ve cinsel saldırıda bulunmakla suçlanıyor. Mağdurların 256’sının 15 yaşın altında olduğu ve yaş ortalamasının 11 olduğu belirtildi.
İstismar olayları 2020 yılında Le Scouarnec’in hapse girmesiyle sonuçlandı. Ancak 73 yaşındaki cerrah, iddia edilen 299 mağdura yönelik suçlardan değil, yalnızca bir hastasına cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle 15 yıl hapis cezası aldı.
“Kurumsal Başarısızlıklar Zinciri”
Çocuk koruma yardım kuruluşu La Voix de L’Enfant’ın (Çocuğun Sesi) avukatı Frédéric Benoist, Le Scouarnec’in suç işlemeye devam etmesine izin veren kurumsal düzeyde “başarısızlıklar ve işlevsizlikler zinciri” olduğunu belirtti.
Benoist, kurumsal ihmalleri gerekçe göstererek insanları koruma yükümlülüğünün yerine getirilmediği gerekçesiyle ayrı bir dava açtı.
Le Scouarnec’in davası, hem mağdurlar hem de çocuk koruma kuruluşları tarafından yakından takip ediliyor. Bu dava, Fransa’da çocukların güvenliği konusunda daha sıkı önlemler alınması gerektiği yönünde ciddi eleştirileri beraberinde getiriyor.
