NYT Analizi: Suriye’nin Yeniden İnşasında Türkiye Kilit Rolde, Ekonomisi Yaptırımlara Bağlı

Suriye’nin yeniden inşası, ABD yaptırımlarının hafifletilmesine ve bölgesel iş birliğine bağlı. Türkiye, hem mülteci politikaları hem de inşaat sektörüyle bu süreçte kilit rol oynuyor.

Suriye’de yıllarca süren çatışmaların ardından harap olan ekonominin yeniden inşası, hem bölgesel hem de uluslararası düzeyde büyük bir iş birliğini gerektiriyor. Batılı uzmanlara göre, ülkenin ekonomik toparlanması için ABD’nin uyguladığı yaptırımların hafifletilmesi şart. Bu süreçte, Türkiye, coğrafi konumu, inşaat sektörü ve bölgesel etkisiyle kilit bir oyuncu olarak öne çıkıyor.

Ekonomik Çöküşün Ardından Gelen Kriz

Suriye’nin 14 yılı aşkın iç savaşı, petrol kuyularından tarım arazilerine kadar ülkenin neredeyse tüm ekonomik altyapısını yok etti. Bugün nüfusun %90’ı yoksulluk sınırında yaşıyor. Suriye lirasının değeri hızla düşerken, Merkez Bankası’nın döviz rezervleri kritik seviyelerin altına düştü. Bu durum, gıda, yakıt ve diğer temel ihtiyaçların karşılanmasını neredeyse imkansız hale getiriyor.

Suriye’nin savaş öncesi ekonomik faaliyetlerinin dörtte biri tarıma dayanıyordu. Petrol ihracatı ise ekonomisinin en büyük gelir kaynaklarından biriydi. Ancak bugün, ülkenin yasadışı Captagon ticareti, ekonomideki en kârlı faaliyetlerden biri haline geldi.

Ekonomist Samir Aita, mevcut durum için şu yorumu yaptı:

“Suriye’de tüm ekonomik sistem durdu. Yeniden inşa için ciddi bir dış müdahale gerekiyor.”

ABD Yaptırımları Hafifletmek Zorunda

Uzmanlara göre, Suriye ekonomisinin yeniden canlanmasında ilk adım, ABD’nin uyguladığı yaptırımları hafifletmesi olacak. 2019’da yürürlüğe giren yaptırımlar, Esad rejimini cezalandırmayı amaçlıyordu. Ancak bu yaptırımlar, bugün ülkenin uluslararası ticaretten kopmasına, dış yardımlara erişiminin engellenmesine ve ekonomik toparlanmanın gecikmesine neden oluyor.

Samir Aita, yaptırımların en azından geçici olarak kaldırılmasının “bir öncelik” olduğunu vurguluyor. Ancak bu süreçte, ABD’nin Suriye’ye yönelik stratejisinde, yaptırımları bir pazarlık aracı olarak kullanması bekleniyor.

Petrol ve Gaz Yeniden İnşada Kritik

Suriye’nin yeniden inşası için petrol ve gaz sektörü büyük bir öneme sahip. Savaş öncesi günde 383 bin varil petrol üreten ülke, bugün bu rakamın çok altında bir seviyede üretim yapabiliyor. Oklahoma Üniversitesi’nden Joshua Landis, bu sahaların Şam hükümetine geri verilmesi gerektiğini belirterek şu yorumu yaptı:

“Petrol, Suriye’nin yeniden inşasında ekonomik temel olmalı. Ancak bunun için güvenlik ve altyapı yatırımı gerekiyor.”

Türkiye’nin Kilit Rolü

Suriye’nin yeniden inşasında Türkiye, en stratejik ülkelerden biri olarak görülüyor. 3 milyondan fazla Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye, hem mülteci politikaları hem de inşaat sektörüyle bu süreçte aktif bir rol üstleniyor.

Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye, bölgede etkisini artırmak istiyor. Uzmanlar, Türk inşaat, çimento ve çelik şirketlerinin yeniden inşa sürecinde önemli ihaleler alabileceğini öngörüyor. Lehigh Üniversitesi’nden Henri Barkey, Türkiye’nin bölgedeki inşaat sektörüyle yakın bağlarına dikkat çekerek şu değerlendirmede bulundu:

“Türkiye, Suriye’nin yeniden inşasında hem lojistik hem de finansal anlamda vazgeçilmez bir ortak olacak.”

Güvenlik ve Meşruiyet Şart

Suriye’nin toparlanması için sadece ekonomik yaptırımların kaldırılması yeterli değil. Güvenliğin sağlanması, mültecilerin geri dönmesi ve uluslararası desteğin artırılması gerekiyor. Ancak bu, Şam hükümetinin meşruiyetini yeniden kazanma yeteneğine bağlı olacak.

Türk Şirketlerinin Hisseleri Yükseldi

Suriye’nin yeniden inşa sürecindeki belirsizliklere rağmen, Türk inşaat, çimento ve çelik şirketlerinin hisselerinde yükseliş gözlemlendi. Bölgesel uzmanlar, bu durumun Türkiye’nin yeniden inşa sürecindeki etkisini şimdiden artırdığını söylüyor.

Haber Merkezi tarafından yazılan bu haberi beğendiyseniz bunları da beğenebilirsiniz

web sitesi uygulama / geliştirme: