FT, Beşar Esad’ın Kaçışını Yazdı: “Her Şey Yoluna Girecek Diyordu, Saatler Sonra Kaçtı”
The Financial Times (FT), Beşar Esad’ın yönetiminin devrilmesinden önceki son günlerini ve ani kaçışını detaylandırdı. Suriye Devlet Başkanı, ülkeden ayrılmadan önce çevresindekilere her şeyin kontrol altında olduğunu söylerken, bir gece yarısı oğlu Hafız ile birlikte Rusya’nın Hmeymim Hava Üssü’ne doğru yola çıktı.
Moskova’ya Kaçış
FT’nin, Esad’ın çevresinden ve yönetim içindeki kaynaklardan edindiği bilgilere göre:
- Esad, başkentin düşüşünden bir gün önce Rusya’ya güvenli geçiş sözü alarak Şam’dan ayrıldı.
- 8 Aralık sabahı, oğlu Hafız ile birlikte Hmeymim Üssü’nden Rusya’ya götürüldü.
- Kaçışını gizli tutarak akrabalarına ve çevresine haber vermedi.
Bir kaynak, Esad’ın kaçışıyla ilgili olarak, “Bir köpek gibi gece yarısı kaçtı. Kaçmadan bir saat önce etrafındakilere her şeyin yolunda olduğunu söylüyordu” dedi.
Esad’ın İlk Açıklaması
Esad, ülkeden ayrılmasının ardından yaptığı açıklamada, Şam’da kalmaya devam etmek istediğini, ancak koşulların buna izin vermediğini iddia etti. Kaçışının önceden planlanmadığını savundu.
“Her Şey Yolunda” Sözü ve Panik
Esad yönetiminin başbakanı Muhammed Celali, kaçıştan saatler önce Esad ile yaptığı telefon görüşmesini şöyle anlattı:
“Ona sokaklardaki panik havasından ve kıyıya doğru büyük bir göç dalgasından bahsettim. Bana sadece ‘Yarın göreceğiz’ dedi. Bu, ondan duyduğum son sözlerdi.”
Esad daha sonra Celali’nin aramalarına cevap vermedi.
Gizli Diplomasinin Çöküşü
FT’ye göre, Esad’ın Moskova ve Tahran ile sürdürdüğü diplomatik çabalar sonuçsuz kaldı. Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) liderliğindeki grupların kuzeyde başlattığı saldırılar, rejimin hızla çökmesine neden oldu.
Rusya’nın, Esad’ın mesajlarını muhaliflere iletmediği ve bu durumun Esad’ı umutsuzluğa sürüklediği öne sürüldü.
Esad ve Yakınlarının Akıbeti
Esad, şu anda Moskova’da, kanser tedavisi gören eşi Esma Esad ile birlikte bulunuyor. Aile üyelerinden bazıları Lübnan, Avrupa ülkeleri ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne giderken, üst düzey askerî yetkililerin bir kısmının Rusya ve Libya’ya geçtiği iddia ediliyor.