COP29’da Derin Ayrılıklar: Zengin ve Yoksul Ülkeler Karşı Karşıya

BM İklim Zirvesi’nde zengin ve yoksul ülkeler arasındaki derin bölünmeler çözülmedi. Umutlar gelecek zirvelere kaldı.

Azerbaycan’ın başkenti Bakü, BM İklim Konferansı’na ev sahipliği yaptı. Ancak, yaklaşık 200 ülkeden gelen diplomatların iklim yatırımları ve finansmanı üzerine tartışmaları, somut sonuçlar yerine hayal kırıklıklarıyla sona erdi. COP29, Paris Anlaşması’ndan bu yana en zorlu müzakerelere sahne oldu.

Zengin ülkeler, Hindistan ve Kenya gibi ülkelerin karşı çıkmasına rağmen, zayıf bir anlaşmaya imza attı. Ancak hiçbir ülke, nihai metni veto etmeyi tercih etmedi. Bununla birlikte, gelişmekte olan ülkelerin talepleri büyük ölçüde göz ardı edildi.

1.3 Trilyon Dolarlık Talep Karşılıksız Kaldı

Afrika Grubu, afetlere uyum için 1.3 trilyon dolar talep etti. Küçük ada devletleri ise garanti tahsisatların artırılmasını istedi. Buna rağmen, anlaşmada bu taleplerin karşılanması yönünde herhangi bir somut adım atılmadı. Yeni “Kolektif Sayısallaştırılmış Hedef” kapsamında zengin ülkeler, iklim yardımlarını 2035 yılına kadar üç katına çıkararak 300 milyar dolara ulaşma taahhüdünde bulundular. Ancak bu taahhütler, mevcut ihtiyaçların çok gerisinde kaldı.

Kredi Yerine Hibe Talebi Yine Karşılık Bulmadı

Gelişmekte olan ülkeler, iklim değişikliğine uyum sağlamak ve karbon salınımını azaltmak için kredi yerine hibe talep etti. Ancak, Bakü’de kabul edilen metin, bu talebe yanıt vermek yerine gelecekteki muğlak olasılıkları gündeme getirdi. Göz ardı edilen bir diğer talep ise kirletici endüstrilerin vergilendirilmesi oldu.

Bolivya’nın iklim elçisi, zirve sonucunu “şaka gibi” olarak nitelendirdi. Aynı şekilde BM Genel Sekreteri António Guterres, zirveyi “umulandan daha az iddialı” olarak değerlendirerek hayal kırıklığını dile getirdi.

Zengin ve Yoksul Ülkeler Arasındaki Derin Ayrılıklar

Müzakereler sırasında, zengin ülkeler ile gelişmekte olan ülkeler arasında derin bölünmeler yaşandı. G-77 grubu, Çin’in resmi katılımcılığını desteklemedi. Zengin ülkeler ise kendi aralarında kapalı kapılar ardında görüşmeler yaparak müzakere sürecini yönlendirdi. Nihai toplam olan 300 milyar dolar, taleplerin altında kaldı ve büyük ölçüde özel finansman kaynaklarına dayandırıldı.

Bakü’den Belem’e Umut Yolculuğu

Yeni anlaşma, geleceğe yönelik belirsizliklerle dolu olsa da bazı küçük kazanımlar sağladı. Anlaşmaya göre, hibeler ve çevre kirliliğinden alınacak vergilerle finansmanın artırılması hedefleniyor. Ayrıca, Bakü’den Belem’e yol haritası adı verilen planla, bu konuların Brezilya’nın Belem kentinde yapılacak COP30’da yeniden ele alınması kararlaştırıldı.

Kenya’nın iklim elçisi Ali Mohamed, “İstediğimiz her şeyi elde edemedik ama bir şeyleri de başardık” diyerek müzakerelerin sınırlı kazanımlarını özetledi.

Gelecek İçin Büyük İşbirliği Gerekiyor

Bakü zirvesi, iklim mücadelesinin mali mimarisinde köklü değişiklikler yapılması gerektiğini açıkça ortaya koydu. Ancak bu değişiklikleri hayata geçirmek için gereken uluslararası işbirliği ve siyasi irade henüz yeterli değil.

Sonuç olarak, bu zirve, iklim kriziyle mücadelede daha adil ve sürdürülebilir bir çözümün hayata geçirilmesi için ne kadar uzun bir yol alınması gerektiğini bir kez daha gösterdi.

Haber Merkezi tarafından yazılan bu haberi beğendiyseniz bunları da beğenebilirsiniz

web sitesi uygulama / geliştirme: