Kazdağları Köylüleri, Danıştay Önünde Ormanlarını Savunmak İçin Seslerini Yükseltti
Kazdağları köylüleri, Halilağa Bakır Madeni projesine karşı açtıkları davanın sonucu beklenmeden ağaç kesimine başlanmasına Danıştay önünde tepki gösterdi. Çanakkale’nin Bayramiç ilçesindeki köyler, Cengiz Holding‘in maden projesi kapsamında ormanların yok edilmesini engellemek için son bir çaba gösteriyor. Köylüler, ormanlarının yok edilmesine karşı seslerini duyurmak ve Danıştay‘dan adalet beklemek için toplanmış durumda.
Ağaç Kesimi Başladı, Orman Yok Oluyor
Hacıbekirler köyünden Sündüs Çelik, Danıştay önünde yaptığı açıklamada, 14 gündür ağaç kesimi yapıldığını ve köylülerin büyük üzüntü içinde olduğunu belirtti. Çelik, şunları söyledi: “Çam ağaçlarımız, meşelerimiz cayır cayır kesiliyor. Ciğerimiz pişti üzüntüden. Maden alanı köylerimizin ortasında. Her sabah kesimciler köylerimizden geçiyor. Testere seslerini evlerimizden duyuyoruz.” Çelik, köylerinin ve çevresindeki doğanın yok olduğunu ve bunun maddi olarak kendilerini yok edeceğini vurguladı.
Köylüler Geçimlerini Topraklarından Sağlıyor
Hacıbekirler, Yanıklar, Muratlar ve Halilağa köylerinin halkı, geçimlerini toprağından sağlıyor. Tarım ve hayvancılıkla geçinen köylüler, madenin bu topraklarda faaliyet göstermesi durumunda yaşamlarını sürdüremeyeceklerini ifade ediyor. Çelik devamla, “Ne yiyip ne içeceğiz biz, bunlar elimizden alınırsa?” diyerek, topraklarının ve hayvanlarının ellerinden alınmasına karşı duyduğu çaresizliği dile getirdi.
Madenin Su Kaynaklarına Zarar Verdiği İddiası
Madenin su ihtiyacı için köylerin su kaynaklarının kullanılacağı, Hacıbekirler’e yapılması beklenen göletlerin ise sadece madenin su ihtiyacını karşılamak için kullanılacağı iddia ediliyor. Çelik, ayrıca bu göletlerin Kocabaş Çayı‘ndan alınan su ile destekleneceğini belirterek, “Çan’ın 55 köyünü besleyen Kocabaş Çayı da susuz kalacak. Biz susuz yaşayamayız, hayvanlarımız susuz yaşayamaz.” dedi.
Kazdağları’nda Önceki Felaketten Ders Alınmalı
Kazdağları köylüleri, daha önce Kirazlı Köyü‘nde yaşanan altın madeni projesi sonrası yaşanan felaketten ders alınmasını istiyor. Kirazlı’da yüzbinlerce ağacın kesildiğini ve ormanın yok olduğunu hatırlatan köylüler, aynı felaketi burada yaşamak istemiyor. Çelik, bu projeye karşı duyduğu öfkeyi dile getirerek, “Kanser olmak istemiyoruz. Havamız, suyumuz, toprağımız kirleniyor” dedi.
ÇED Olumlu Kararının İptali İçin Mücadele
Köylüler, projenin ÇED Olumlu Kararı‘nın iptali için sivil toplum kuruluşları ile birlikte iki kez dava açmışlar. Birinci davada bilirkişiler, madenin “kamu yararı” taşımadığını belirterek, davayı kazandıklarını ifade ettiler. Ancak şirketin yeniden ÇED raporu hazırlayarak projeyi yeniden başlatması, köylüleri ve çevrecileri tekrar harekete geçirdi.
Çelik, şunları söyledi: “Bilirkişiler bu madenin burada yapılmaması gerektiğini belirtti. Ancak mahkeme, bilirkişi raporuna itibar etmedi ve davamız reddedildi.” Bunun üzerine, köylüler Danıştay’a başvuruda bulunarak yürütmenin durdurulmasını talep etti.
Köylüler, Danıştay’dan Adalet Bekliyor
Köylüler, Danıştay’dan, ormanlarının yok edilmesini engellemek için acil bir karar verilmesini talep ediyor. Çelik, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Ellerimizle bin bir zorlukla diktiğimiz ağaçlarımızın katledilmesine yüreğimiz dayanmıyor. O ağaçların çığlıklarını biz duyuyoruz, hakimlerimiz de duysun istiyoruz. Danıştay’dan acilen yürütmeyi durdurma kararı verilmesini bekliyoruz.”
Mahkemelerin ve Devletin Sesini Duyurması İsteniyor
Köylüler, Danıştay’ın kararını hızlandırmasını ve ÇED Olumlu Kararı‘nın iptal edilmesini istiyor. Madenin çevreye verdiği zararların önüne geçilmeden, köylerinin yaşanabilir olmasının mümkün olmayacağını belirtiyorlar. Çelik, köylerinin sakinleri olarak “Devletin sesimizi duymasını ve bizleri mağdur etmemesini istiyoruz.” diyerek, çağrıda bulunuyor.
