Çin Ekonomisi Alarma Geçti: Pekin Yönetiminden Peş Peşe Önlemler

Çin, konut satışlarının gerilemesi ve büyüme hedeflerini tutturma zorlukları nedeniyle ekonomik alarma geçti. Pekin yönetimi, çeşitli teşvik önlemleriyle piyasayı canlandırmaya çalışıyor.

Çin, son yıllarda hızla büyüyen bir ekonomi olmasına rağmen, son dönemde konut piyasası ve ekonomik büyüme hedefleriyle ilgili zorluklarla karşı karşıya. Çin’de iki yıl üst üste konut satışlarının gerilemesi, ülkenin ekonomik sisteminin tıkanma noktasına gelmesine neden oldu. Bunun üzerine Pekin yönetimi, ekonomik büyümeyi desteklemek amacıyla bir dizi önlem açıkladı.

Merkez Bankası Müdahaleleri

Çin Merkez Bankası, ekonomiyi canlandırmak amacıyla peş peşe adımlar attı. 8 Ekim’de haftalık repo oranını %1.7’den %1.5’e indirdi ve zorunlu karşılık oranını 50 baz puan düşürdü. Ayrıca, ilerleyen dönemlerde faiz oranlarında 25 baz puanlık bir indirim daha yapılabileceği sinyali verildi. Bu tedbirlerin yanı sıra, konut piyasasına yönelik bir dizi destekleyici önlem de devreye alındı. Özellikle ikinci el konut alımları için kullanılacak kredi oranı konut fiyatının %75’inden %85’ine yükseltildi. Böylelikle konut piyasasında yeniden hareketlenme sağlanması hedefleniyor.

Büyüme Hedefleri ve Zorluklar

Çin ekonomisi, 2024’ün ilk yarısında %4.7 oranında büyüme kaydetti. Ancak hükümetin yıllık %5 büyüme hedefini tutturması giderek zorlaşıyor. Nüfusu 1,5 milyara ulaşan Çin’de, işsizliği düşük seviyede tutabilmek için %5 seviyesinde büyüme elzem hale gelmiş durumda. Bu nedenle, hükümet büyüme oranlarını yukarı çekmek için mali genişleme politikalarını devreye soktu.

Goldman Sachs, Çin hükümetinin aldığı bu tedbirler sonrasında, Çin’in 2024 yılı için büyüme tahminini %4.7’den %4.9’a yükseltti. Ayrıca, 2025 yılı büyüme tahmini de %4.3’ten %4.7’ye çıkarıldı. Ancak küresel piyasalar açısından, önümüzdeki dönemde ABD seçim sonuçlarının da Çin ekonomisi üzerinde belirleyici olabileceği vurgulanıyor.

Swap Anlaşmaları ve Borç Yönetimi

Çin hükümeti, yerel yönetimlerin borçlarının azaltılması amacıyla merkezi hükümetten swap anlaşmalarıyla borçlanmalarına izin verdi. Bu süreçte, 56 milyar dolarlık bir kaynak yerel yönetimler vasıtasıyla piyasaya aktarılacak. Ayrıca, borçların yönetilmesi amacıyla 700 milyar dolar ile 1.4 trilyon dolar arasında bir swap anlaşmasının yapılması bekleniyor. Bu adımlar, yerel yönetimlerin borçlarını merkezi hükümetle takas etmelerine olanak sağlayarak, piyasada rahatlama yaratmayı amaçlıyor.

Hisse Senedi Piyasalarına Destek

Çin hükümeti, aynı zamanda hisse senedi piyasasını canlandırmak için de çeşitli adımlar attı. Çin Merkez Bankası, aracı kurumlar, yatırım fonları ve sigorta şirketlerinin hisse senedi alımlarını desteklemek amacıyla swap işlemleri başlattı. Bu adım sayesinde 113 milyar dolarlık bir fonun hisse senedi piyasasına girmesi bekleniyor. Analistler, bu politikaların Çin borsalarını olumlu etkileyeceğini ve hisselerin %20 oranında yükselebileceğini öngörüyor.

ABD Seçimlerinin Etkisi

ABD’de 5 Kasım’da yapılacak olan seçimler, Çin ekonomisi açısından kritik bir rol oynayabilir. Eğer Donald Trump yeniden başkan seçilirse, Çin’e yönelik gümrük vergilerinin artırılması ve yeni ekonomik yaptırımların devreye sokulması bekleniyor. Bu durum, Çin ekonomisi için olumsuz bir senaryo yaratabilir. Öte yandan, Kamala Harris başkan seçilirse, mevcut politikaların devam etmesi ve Çin ekonomisine yönelik daha sakin bir ortamın oluşması bekleniyor.

Çin ekonomisi, iç ve dış dinamikler nedeniyle zor bir süreçten geçiyor. Pekin yönetimi, büyümeyi desteklemek ve piyasayı canlandırmak için çeşitli teşvik paketleri açıklasa da, konut sektörü, hisse senedi piyasaları ve swap anlaşmaları gibi alanlarda alınan önlemler, ekonomiyi toparlamada yetersiz kalabilir. Ayrıca, ABD seçim sonuçları, Çin’in küresel ticaret ilişkilerini ve ekonomik büyüme projeksiyonlarını da doğrudan etkileyebilir.

Haber Merkezi tarafından yazılan bu haberi beğendiyseniz bunları da beğenebilirsiniz

web sitesi uygulama / geliştirme: