P Diddy’nin Beyaz Partilerindeki Karanlık Gerçekler: Eğlenceden Kâbusa
Sean “Diddy” Combs, eğlence dünyasının en parlak yıldızlarından biri olarak kariyerinin zirvesine hızlıca tırmanmıştı. Bir zamanlar düzenlediği partiler, ünlü isimlerin katılmak için sıraya girdiği, müzik ve eğlence sektörünün en gözde etkinlikleri arasında yer alıyordu. Fakat Diddy’nin hayatı ve kariyeri, kendisine yöneltilen ciddi suçlamalarla sarsıldı. İnsan kaçakçılığı, tecavüz, cinsel gasp, şantaj ve saldırı gibi suçlamalar, rap yıldızının adını bir skandal dalgasıyla anılmasına yol açtı. Geçmişte ışıl ışıl parlayan partileri, şimdi daha karanlık bir gölge altında tartışılıyor. Peki, Diddy’nin çöküşüne zemin hazırlayan bu partilerde neler yaşandı?
“Beyaz Partiler” ve Yükselişi
1990’lı yılların sonunda, Sean Combs sahne ismiyle Diddy, müzik dünyasının önemli isimlerinden biri haline gelmişti. Kurduğu Bad Boy Records plak şirketi, Notorious B.I.G ve Usher gibi isimlerle dönemin hip-hop sahnesine yön verdi. Bu süreçte Combs, sadece müzik kariyeriyle değil, aynı zamanda büyük ve gösterişli partileriyle de adından söz ettiriyordu. “Beyaz Partiler” adını verdiği bu etkinlikler, New York’un Hamptons bölgesinde başlamış, ardından Beverly Hills ve Los Angeles gibi şehirlerde devam etmişti. Bu partilere sadece beyaz kıyafetlerle katılınabiliyor ve etkinlikler, hem hip-hop dünyasının hem de zenginlerin buluştuğu yerler olarak biliniyordu. Justin Bieber, Mariah Carey, Paris Hilton, Jennifer Lopez ve Jay-Z gibi yıldızlar, Diddy’nin bu partilerinde boy gösteren ünlü isimler arasındaydı.
Ancak, dışarıdan bakıldığında cazibeli görünen bu etkinlikler, zamanla karanlık olayların merkezi haline geldi. İlk olarak 1998 yılında düzenlenen bir Beyaz Parti’ye katıldığını iddia eden bir kişi, yakın zamanda Diddy’yi tecavüzle suçladı. İddialara göre, 16 yaşındaki bu kişi, partiye müzik kariyerinin kapılarını aralayabileceği düşüncesiyle katılmış ve Diddy tarafından cinsel saldırıya uğramıştı. Bu davayla birlikte, Beyaz Partiler’in aslında cinsel istismar ve şiddetle dolu karanlık yönleri gün yüzüne çıkmaya başladı.
“Partilerde Uyuşturucu Katılan İçecekler” ve İddialar
Diddy’ye karşı açılan davaların bazılarında, Beyaz Partiler’de sunulan içkilere uyuşturucu katıldığı iddiaları da yer aldı. Eski bir porno yıldızı olan Adria English, birden fazla Beyaz Parti’de görev aldıktan sonra, bu etkinliklerde sistematik olarak seks kaçakçılığına hazırlandığını öne sürdü. Partilerde sunulan içkilerin uyuşturucu maddeler içerdiğini ve bu sayede birçok kişiye cinsel saldırıda bulunulduğunu belirtti. Ayrıca başka bir davacı, 2006’da bir Beyaz Parti’de güvenlik görevlisi olarak çalışırken Diddy tarafından tecavüze uğradığını iddia etti.
Bu davaların ortak noktası, Diddy’nin parti ortamını cinsel istismar ve baskı için bir araç olarak kullanmasıydı. Birçok kurban, Diddy’nin müzik dünyasındaki gücü ve etkisi nedeniyle, istemedikleri eylemleri kabul etmek zorunda kaldıklarını iddia ediyor. Bazıları, Diddy’nin taleplerini yerine getirmedikleri için kariyerlerinin zarar gördüğünü ve önemli fırsatları kaybettiklerini öne sürüyor.
Müzik Sektöründeki Gücü ve Baskı İddiaları
Diddy’nin eğlence sektöründeki nüfuzu, sadece müzik kariyerini değil, aynı zamanda bir dizi reality şov, moda markası, alkol şirketi ve medya girişimlerini de kapsıyordu. Kurduğu Sean John markası, hızla popüler olmuş ve 1998’de kültürel bir fenomen haline gelmişti. Ancak Diddy’nin etkisi ve baskısı yalnızca ticari başarılarıyla sınırlı değildi. Eski sevgilisi Cassie, Diddy ile olan yaklaşık 10 yıllık ilişkisinde şiddet ve baskıya maruz kaldığını iddia ederek sanatçıyı mahkemeye verdi. Cassie, Diddy’nin kendisini zorla uyuşturucu kullanmaya zorladığını, diğer erkeklerle cinsel ilişkiye girmeye mecbur bıraktığını ve hayatını tamamen kontrol etmeye çalıştığını belirtti.
Cassie’nin iddialarına göre, Diddy ile ayrılmak istediği dönemlerde bile ünlü rapçinin plak şirketi, kendisine şarkılarının yayınlanmayacağı tehdidinde bulunmuştu. Bu tehdit, müzik dünyasındaki birçok kişinin Diddy’nin gücü karşısında boyun eğmek zorunda kaldığını gösteren örneklerden sadece biriydi.
“Çılgın Partiler” ve Yeni İddialar
Diddy’nin karıştığı diğer bir skandal ise “Çılgın Partiler” olarak bilinen etkinliklerde yaşandı. Bu partilerde çok sayıda seks işçisinin yer aldığı ve günlerce süren seks partileri düzenlendiği iddia ediliyor. İddianamelere göre, Combs ve çevresi, bu partiler sırasında otel odaları kiralıyor, buralara uyuşturucu, kayganlaştırıcı, ekstra yatak örtüleri ve ışık ekipmanları getirerek bu anları kaydediyordu. Kurbanlara yönelik şiddet ise sık sık gerçekleşiyor ve bazıları haftalarca süren fiziksel yaralanmalarla sonuçlanıyordu. Yapılan polis baskınlarında Diddy’nin malikanelerinde yüksek kapasiteli silahlar, AR-15 tipi taarruz tüfekleri ve binlerce şişe kayganlaştırıcı bulundu.
Bu iddialar, Diddy’nin partilerinin sadece eğlence amacı taşımadığını, aksine birçok insanın istismar edildiği, zorla cinsel ilişkiye maruz bırakıldığı yerler haline geldiğini gözler önüne serdi. Üstelik bu partilerde şiddet içeren faaliyetlerin yanı sıra, cinsel saldırılar da sistematik bir şekilde yürütülüyordu.
#MeToo Hareketi ve Müzik Dünyası
Diddy’ye karşı açılan davalar, 2017 yılında Hollywood’da patlak veren #MeToo (Ben de) hareketiyle müzik sektörünün de cinsel şiddet ve istismar olaylarıyla yüzleşmeye başladığını gösterdi. Harvey Weinstein gibi güçlü isimlerin cinsel saldırı davalarından mahkum edilmesinin ardından, birçok mağdur cesaret bularak sessizliklerini bozdu. Ünlü kadın hakları avukatı Gloria Allred, Diddy’nin tutuklanmasının bu sürecin sadece başlangıcı olduğunu belirtti. Allred, Diddy tarafından zorla uyuşturucu kullandırılarak tecavüze uğradığını iddia eden Thalia Graves’i de temsil ediyor.
Graves, Diddy’nin kendisini tehdit ettiğini ve bu nedenle uzun yıllar boyunca sessiz kaldığını açıkladı. Ancak, Diddy’nin tutuklanması ve #MeToo hareketinin müzik dünyasında da etkisini göstermesiyle birlikte, birçok mağdur seslerini yükseltti ve haklarını aramaya başladı. Gloria Allred, “Cesaret bulaşıcıdır” diyerek, bu davaların başka mağdurları da harekete geçireceğini ve müzik dünyasında cinsel şiddetle mücadelenin hız kazanacağını belirtti.
Yargı Süreci
Sean “Diddy” Combs’un yargılanması, Mayıs 2025’te başlayacak. Bir zamanlar müzik ve eğlence dünyasının zirvesindeki bir isim olarak anılan Diddy, şimdi onlarca cinsel saldırı, tecavüz ve istismar davasıyla yüzleşiyor. Onun partilerinin cazibesi, bugün mağdurların adalet arayışı ve iddialarla gölgelenmiş durumda. Cinsel saldırı mağdurları, Diddy’nin kariyerinin çöküşünün sadece bir başlangıç olduğunu ve bu tür olayların bir daha tekrarlanmaması için mücadelenin devam edeceğini belirtiyor.