Azerbaycanlı Bilim Kadını Aybeniz Rahimova: Dünya Durdukça Fuzuli Üzerinde Kafa Yorulacak
Azerbaycan Ulusal Bilimler Akademisi Muhammed Fuzuli Yazmalar Enstitüsü kıdemli araştırmacısı Doç. Dr. Aybeniz Rahimova, büyük Türk şairi Muhammed Fuzuli’nin doğumunun 530. yılı dolayısıyla Independent Türkçe’ye konuştu. Rahimova, Fuzuli’nin eserlerinin ve fikirlerinin Doğu ve Batı bilim dünyasında nasıl yankı bulduğunu ve dünya çapında nasıl incelendiğini anlattı.
Fuzuli Üzerine İlk Araştırmalar Batı’da Başladı
Doç. Dr. Aybeniz Rahimova, Fuzuli isminin ilk kez Batılı bilim insanları tarafından profesyonel edebiyat dünyasında anıldığını belirtiyor. Avusturyalı diplomat ve Doğu dilleri uzmanı Joseph von Hammer-Purgstall ile başlayan bu araştırmalar, zamanla İskoçyalı Elias John Gibb ve Edward Brown gibi isimlerle genişledi. Çarlık Rusyası’nda da Fuzuli üzerine derinlemesine çalışmalar yapılırken, Vasili Smirnov ve Agafangel Krımski bu konuda öncü oldu.
Azerbaycan ve Türkiye’de Fuzuli Araştırmaları
Azerbaycan’da Fuzuli üzerine yapılan ilk önemli araştırmalar, edebiyat bilimci Feridun Bey Köçerli ve Prof. Dr. Bekir Çobanzade tarafından başlatıldı. Fuzuli’nin eserlerinin Türkiye’de yaygınlaşmasına ise Prof. Dr. Hamid Araslı ve Prof. Dr. Azade Rüstemova katkı sağladı. Türkiye’de de Fuat Köprülü, Orhan Şaik Gökyay ve Abdülbaki Gölpınarlı gibi isimler Fuzuli’nin eserlerine önemli incelemeler yaparak, onun Türk edebiyatındaki yerini sağlamlaştırdı.
Fuzuli’nin Müziğe Etkisi
Rahimova’ya göre, Fuzuli sadece edebiyat dünyasında değil, müzik alanında da büyük bir etki yarattı. Onun gazelleri, Azerbaycan, İran ve Orta Asya’da makam ustaları tarafından titizlikle okunuyor. Fuzuli’nin en önemli eseri olan Leyla ile Mecnun, Şark’ın ilk çok sesli müziği olarak tarihe geçti. Üzeyir Hacıbeyli tarafından bestelenen Leyla ile Mecnun operası, bugün bile Şark müziğinin temel taşlarından biri olarak kabul ediliyor.