Mossad’ın Suikastı Dünyayı Şok Etti: Sahte Şirketlerle Teknolojik Savaş, Aylarca Beklediler

Mossad, sahte şirketler aracılığıyla Hizbullah'a patlayıcı cihazlar satarak suikast düzenledi. Lübnan'daki operasyon, yeni nesil teknolojik savaşın habercisi oldu.

İsrail’in istihbarat teşkilatı Mossad, Lübnan’daki Hizbullah’a yönelik gerçekleştirdiği karmaşık bir suikast operasyonuyla dünya gündemine damga vurdu. Bu operasyon, teknolojik savaşların yeni bir döneme girdiğini gösterirken, kullanılan stratejiler ve yapılan yatırımlar adeta bir film senaryosunu andırıyordu. İsrail’in, Hizbullah üyelerini hedef almak için sahte şirketler kurarak uzun süreli ve ayrıntılı bir planlama yaptığı, bu süreçte dikkat çekici yöntemler kullandığı ortaya çıktı.

Sahte Şirketler ve Patlayıcı Yüklü Cihazlar

ABD’nin önde gelen gazetelerinden New York Times, Mossad’ın Hizbullah’a yönelik yürüttüğü bu operasyonun detaylarını kamuoyuyla paylaştı. Habere göre, Mossad, Hizbullah’a patlayıcı cihazlar satmak amacıyla sahte şirketler kurdu ve bu cihazlar aracılığıyla örgüt üyelerine yönelik büyük bir suikast operasyonu gerçekleştirdi. Macaristan merkezli B.A.C. Consulting isimli sahte bir şirket, Hizbullah’a patlayıcılarla donatılmış çağrı cihazları sattı. Cihazlara üretim aşamasında PETN patlayıcısı yerleştirildiği ve bu cihazların 2022 yılından itibaren Lübnan’a gönderildiği kaydedildi.

Hizbullah’ın İsrail tarafından düzenlenen önceki saldırılardan korunmak için eski tip çağrı cihazlarını tercih etmesi, bu planın merkezinde yer aldı. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail’in sinyal takip sistemi nedeniyle cep telefonlarının tehlikeli olduğunu belirterek üyelerine çağrı cihazı kullanma talimatı vermişti. Ancak İsrail, bu stratejiyi öğrendi ve patlayıcılarla donatılmış cihazları Hizbullah’a sattı. Cihazlar, İsrail’in aylarca süren bekleyişinden sonra eş zamanlı olarak patlatıldı.

Saldırılar ve Büyük Kayıplar

İsrail’in yürüttüğü bu operasyon, Lübnan genelinde kaosa yol açtı. İlk saldırı, 12 Eylül 2024’te gerçekleşti. Lübnan’da Hizbullah üyelerinin kullandığı çağrı cihazlarının eş zamanlı olarak patlaması sonucu ikisi çocuk olmak üzere 12 kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 2 bin 800 kişi ise yaralandı. Ertesi gün, 13 Eylül 2024’te Beyrut ve diğer bölgelerde bu kez telsizlerin patlamasıyla ikinci bir dalga yaşandı. Bu patlamalarda 20 kişi öldü, 450’den fazla kişi yaralandı.

Özellikle Hizbullah üyelerinin bu patlamalardan ağır kayıplar verdiği belirtilirken, İsrail’in bu saldırıları dünyada geniş yankı uyandırdı. Operasyon, teknolojinin ne kadar tehlikeli bir silah haline getirilebileceğini gösterdi. İsrail, bu operasyonla Hizbullah’a büyük bir darbe vurmuş olsa da, operasyonun detayları ve kullanılan yöntemler dünya genelinde yeni tartışmaları da beraberinde getirdi.

Mossad’ın Büyük Yatırımı ve Uzun Süreli Planlama

New York Times‘a konuşan 12 savunma ve istihbarat kaynağı, bu operasyonun aylarca süren karmaşık bir hazırlık sürecinin sonucunda gerçekleştirildiğini belirtti. Mossad, sahte şirketler kurarak Hizbullah üyelerine patlayıcı içeren cihazları ulaştırmak için büyük yatırımlar yaptı. Operasyonun merkezinde yer alan B.A.C. Consulting, Hizbullah’a çağrı cihazları ve telsizler sattı ve bu cihazlara üretim aşamasında patlayıcı yerleştirildi.

İsrail, bu cihazları dağıttıktan sonra aylarca bekledi ve doğru zaman geldiğinde Lübnan’da eş zamanlı patlamaları gerçekleştirdi. Bu saldırılar, dünyanın dört bir yanından uzmanlar tarafından yeni bir tür savaşın habercisi olarak yorumlandı. Her türlü cihazın bir bombaya dönüştürülebileceği bu yeni savaş dönemi, özellikle gelişen teknolojiyle birlikte güvenlik tehditlerinin de boyut değiştirdiğini gözler önüne serdi.

Sahte Şirketlerin Rolü

Hizbullah’a yönelik bu operasyonda İsrail, birden fazla sahte şirket kurarak uluslararası arenada faaliyet gösterdi. B.A.C. Consulting, sadece bir paravan şirketti ve bu şirket aracılığıyla Hizbullah’a patlayıcı cihazlar satıldı. Operasyonda, Hizbullah’ın yanı sıra bölgedeki diğer militan grupların da hedef alındığı ve bu grupların benzer cihazlarla saldırıya uğrayabileceği belirtiliyor.

İsrail, sahte şirketler aracılığıyla bu cihazların teslimatını yaparak, operasyonun izini gizledi ve bu sayede saldırıyı gerçekleştirmeden önce Hizbullah’ın herhangi bir şüphe duymasının önüne geçti. Cihazların üretim aşamasında yerleştirilen PETN patlayıcıları, cihazların patlamasını sağladı ve bu operasyon, İsrail tarafından tarihin en başarılı istihbarat operasyonlarından biri olarak değerlendirildi.

Sonuç ve Yeni Savaş Dönemi

Mossad’ın bu operasyonu, dünyada büyük yankı uyandırdı ve yeni bir tür teknolojik savaşın başlangıcını işaret etti. Uzmanlar, her türlü cihazın bir bombaya dönüştürülebileceği bu yeni dönemde, istihbarat operasyonlarının daha karmaşık ve ölümcül hale geleceğini savunuyor. İsrail’in bu operasyonla Hizbullah’a karşı büyük bir darbe vurduğu açık olsa da, dünya genelinde bu tarz teknolojik saldırıların artabileceği ve güvenlik tehditlerinin boyut değiştireceği konuşuluyor.

Bu operasyon, sadece bir suikast girişimi değil, aynı zamanda Mossad’ın istihbarat ve siber saldırı kapasitesini bir kez daha dünya sahnesine çıkardı. Hizbullah’ın bu operasyona nasıl yanıt vereceği ise merak konusu.

Haber Merkezi tarafından yazılan bu haberi beğendiyseniz bunları da beğenebilirsiniz

web sitesi uygulama / geliştirme: