Borsada Kayıplar Büyüyor: Kısa Pozisyonlar mı Suçlu?

Borsada son dönemde yaşanan kayıplar, açığa satış yasağı ve risksiz getiri ile borsa getirisi arasındaki farkın büyümesiyle açıklanıyor. Uzmanlar çözüm arıyor.

Borsada son dönemde yaşanan düşüşler, piyasa oyuncuları arasında farklı yorumlara neden oldu. Özellikle Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasası’ndaki (VİOP) kısa pozisyonların artışına dikkat çeken bazı yatırımcılar, bu durumu borsadaki kayıpların ana sebebi olarak gösteriyor. Ancak uzmanlar, küçük resme bakarak yapılan bu yorumların yanlış olduğunu belirtiyor ve asıl sorunun açığa satış yasağı ile risksiz getiri ve borsa getirisi arasındaki farkın büyümesinden kaynaklandığına dikkat çekiyor.

Kısa Pozisyon Tartışmaları: Asıl Sorun Ne?

Türkiye’de 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan deprem felaketinin ardından, piyasalardaki olumsuz etkileri hafifletmek amacıyla Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Borsa İstanbul’da açığa satış işlemlerini yasakladı. Bu yasak, yatırımcıların borsadaki risklerini VİOP üzerinden hedge etmelerine ve kısa pozisyon almalarına neden oldu. Açığa satış yapılamaması, yatırımcıları Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsası’na yöneltti, bu da kısa pozisyonlarda ciddi bir artışa yol açtı.

Borsada düşüşlerin hızlanmasıyla birlikte bazı yatırımcılar, VİOP’taki kısa pozisyon fazlalığını suçladı. Ancak piyasa uzmanları, sorunun sadece kısa pozisyonlarla açıklanamayacağını, daha geniş çaplı ekonomik ve finansal etmenlerin göz önünde bulundurulması gerektiğini savunuyor.

Borsa İstanbul’da Kayıplar Artıyor

Borsa İstanbul BİST100 endeksi, mayıs ayından itibaren düşüş trendine girdi ve özellikle ağustos ayında ciddi bir kayıp yaşattı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, ağustos ayında BİST100 endeksi reel olarak yüzde 10,76 kaybettirdi. Üç aylık kayıp yüzde 11,46, altı aylık kayıp ise yüzde 7,49 seviyesine ulaştı. Yıllık bazda ise endeks, yatırımcısına yüzde 13,87 reel kayıp yaşattı.

Bu olumsuz performans, yatırımcıların borsadan uzaklaşmasına ve daha risksiz yatırım araçlarına yönelmesine neden oldu. Ağustos 2024 itibariyle borsa yüzde 27 nominal getiri sağlasa da, yüksek enflasyon dikkate alındığında reel kayıplar yatırımcıların moralini bozdu.

Mevduat Faizleri Getiri Farkını Artırıyor

Borsadaki kayıplara karşılık, TL mevduat faizleri yatırımcılara reel getiri sunmaya devam ediyor. TÜİK verilerine göre, TL mevduat faizi ağustos ayında yatırımcısına yüzde 0,86 reel getiri sağladı. Üç aylık dönemde ise bu getiri yüzde 4,42 oldu. Altı ayda yüzde 1,92, yıllık bazda ise yüzde 5,02 reel getiri elde eden mevduat hesapları, borsaya kıyasla yatırımcılar için daha cazip hale geldi.

Bu getiri farkı, yatırımcıları risksiz yatırım araçlarına yönlendirirken, borsadan uzaklaştırdı. Mevduat faizlerinin yüzde 65 seviyelerine kadar çıkması, borsanın getiri sunmadığı bu dönemde yatırımcıların tercihini belirledi.

Uzmanlar Ne Diyor?

Yatırım Finansman Direktörü Dr. Nuri Sevgen, türev piyasalardaki işleyişin karmaşık olduğunu belirterek, kısa pozisyon fazlalığına yönelik suçlamaların yersiz olduğunu dile getirdi. Sevgen, hisse senedi piyasasının iki boyutlu olduğunu ancak VİOP gibi türev piyasalarda vade faktörü devreye girdiği için üçüncü bir boyutun olduğunu açıkladı. Bu vadenin faiz oranlarıyla birlikte işlem fiyatlarını etkilediğini söyleyen Sevgen, “Spot piyasada 10 TL olan bir hisse, vadeli piyasada faiz oranına göre farklı işlem görebilir” dedi.

Sevgen ayrıca, Türkiye’de bu işleyişin açığa satış yasağı nedeniyle bozulduğunu belirtti. “Spotta 10 TL’lik hisseyi satamayan yatırımcı, VİOP’ta kısa pozisyon alarak kendini hedge ediyor. Bu durum, vadeli kontrat fiyatlarının spot fiyatların altında işlem görmesine neden oluyor” diye konuştu.

Kısa Pozisyonlar Asıl Sorun Değil

Rota Portföy Yatırım Danışmanı Kerem Aksoy ise borsadaki düşüşlerin ana sebebinin kısa pozisyonlar değil, yüksek enflasyon ve çok yüksek faiz oranları olduğunu belirtti. Aksoy, politika faizinin yüzde 50 seviyelerinde olduğunu, bileşik faiz oranlarının ise yüzde 64’e kadar çıktığını söyledi. Bu kadar yüksek faiz oranları karşısında, borsanın getiri vaat edemediğini ifade eden Aksoy, “Mevduat faizleri, risksiz yüksek getiri sağlarken borsa bize ne vaat ediyor? Hiçbir şey” dedi.

Aksoy ayrıca, yabancı yatırımcıların borsa yerine TL tahvil piyasasında kısa vadeli pozisyon aldığını ve 2025 yılına kadar borsaya ciddi bir yabancı sermaye girişinin beklenmediğini belirtti.

Açığa Satış Yasağı ve Getiri Farkı

Bir diğer piyasa uzmanı da, borsadaki sorunların temelinde açığa satış yasağının yattığını belirtti. Uzman, hisse senedi piyasasında açığa satış yapılamadığı için yatırımcıların kendilerini VİOP üzerinden hedge etmek zorunda kaldıklarını söyledi. Bu durumun kısa pozisyonların artmasına neden olduğunu ancak asıl sorunun getiri farkı olduğunu vurguladı.

Borsanın getiri sunamadığı bir ortamda, mevduat faizlerinin cazip hale geldiğini belirten uzman, “Borsada yatırımcılar yüzde 4 kaybederken, mevduat yüzde 3-4 getiri sağlıyor. Bu da yatırımcıları borsadan uzaklaştırıyor” dedi.

Sorunun Çözümü Ne?

Kısa pozisyonların çözülmesi, borsadaki tüm sorunların ortadan kalkacağı anlamına gelmiyor. Uzmanlar, asıl sorunun açığa satış yasağı ve getiri farkı olduğunu, bu iki faktörün borsa üzerinde büyük bir baskı oluşturduğunu belirtiyor. Resmin küçük kısmına odaklanarak yapılan yorumların yanıltıcı olabileceğini dile getiren uzmanlar, borsanın önümüzdeki dönemde toparlanabilmesi için yapısal reformlara ihtiyaç duyulduğunu ifade ediyorlar.

Kaynak: Ekonomim

Haber Merkezi tarafından yazılan bu haberi beğendiyseniz bunları da beğenebilirsiniz

web sitesi uygulama / geliştirme: